MAHKEMESİ : KARS 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 10/12/2013NUMARASI : 2012/354-2013/755Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili, dava dilekçesi ile; olay günü elektrik tellerinin birbirine değerek şase yaptığını,çıkan yangının rüzgarın etkisi ile yayıldığını, davacıya ait otların yandığını, tehlikenin enerji nakil hattından kaynaklandığını ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere,10.000.00.- TL tazminatın olay tarihinden yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı Tedaş vekili, cevap dilekçesi ile; davanın husumet yokluğundan ve esastan reddedilmesi gerektiğini belirtmiş; davalı .. Elektrik Dağıtım A.Ş. vekili cevap dilekçesi ile, yangının çıkış nedeninin belli olmadığını, bu nedenle sorumlu olmadığını bildirerek; davanın reddini istemiştir.Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, 14.805,00 TL maddi tazminatın zarar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiş, hüküm davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297 maddesi, hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yükletilen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesini emredici kural olarak getirmiştir. Somut olayda; davacı, her iki davalıya karşı haksız eylemden kaynaklanan bu tazminat davasını açmış; davacı, 10/06/2013 tarihli davalı konusunda maddi hata yapıldığını belirten dilekçesinde, asıl davalının .. Elektrik Dağıtım A.Ş. olduğunu açıklamış; 20/09/2013 tarihli ıslah dilekçesinde de, davalıyı .. Elektrik Dağıtım A.Ş.olarak göstererek talep sonucunu artırmıştır. Mahkeme ise, davayı kısmen kabul eder iken, dava iki ayrı davalıya karşı açılmış olduğu halde, hükmedilen tazminatın "davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine " şeklinde karar vermiş, diğer bir anlatımla, tazminatı, hangi davalının ödeyeceği konusunu belirsiz bırakmıştır.Mahkemece; davacının, haksız eylem nedeni ile, davalıların, tazminat ödemelerine ilişkin talebi konusunda; her bir davalı açısından olumlu-olumsuz bir karar verilmemesi HMK.nın 297/2 maddesine uygun bulunmamıştır. Oluşturulan hükümde tüm taleplerin karşılanması gerekir iken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bozulmasını gerektirmiştir. Bozma nedenine göre, diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 13.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.