Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 607 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 22206 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :ASLİYE ... MAHKEMESİDava dilekçesinde 41.000 TL ecrimisilin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı ..., ... ve ark. vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dilekçesinde; tarafların müşterek maliki olan babalarından kalan ........... Köyünde yer alan 229, 230, 260 ve 270 parseldeki taşınmazların babalarının ölümünden sonra davalı erkek kardeşler tarafından kullanıldığı, davacının hissesi oranında kullanımına karşı çıkarak fındık mahsulünü topladıklarını belirterek, dava tarihinden geriye ... yıllık toplam 41.000 TL ecrimisilin tahsilini istemiştir.Davalılardan ... cevabında, davacının kullanımını engellemediğini, 270 parseli kendisinin fındıklık haline getirip kullandığını, talebin fahiş, iddiaların yersiz olduğunu belirterek, davanın reddini dilemiştir.Davalılar Hamit ve ... vekili cevabında; davalılara ihtarname gönderilmediğini, tarafların hissesi itibariyle yer kullandığını, davacının fındık ürünü olmadığı zamanlarda gelip toplamadığını belirterek, davanın reddini dilemiştir.Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile ....693,24 TL ecrimisilin, dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.Hükmü davalılardan ... ile .... ve ... vs. vekili temyiz etmektedir.HUMK.nun 275 ve devamı, 6100 sayılı Yasanın 266.maddeleri uyarınca çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektiren hallerde hakim bilirkişinin görüşünün alınmasına karar verir. Bilirkişi, raporunu hazırlarken dayanaklarını göstermek zorundadır. Bu şekilde hazırlanmış rapor hüküm kurmaya yeterli olup, denetimi mümkündür.Hükme dayanak yapılan bilirkişi raporunda ecrimisil hesabına esas alınan fındık ürününe ilişkin sadece 2009 ve 2010 yıllarına ilişkin resmi veriler istenilmiş olup, ecrimisile hükmedilen diğer yıllara ilişkin veriler mevcut olmayıp, hüküm kurmaya yeterli değildir. Bundan ayrı olarak, dava konusu taşınmazlardan 269 ve 230 parsele ilişkin tapu kaydında “fındıklık ve tarla” olduklarının belirtildiği, bilirkişi raporunda ise; taşınmazların tapu kaydındaki fındıklık vasfı ile keşifte görülen vasfının örtüştüğü açıklanmış, ecrimisilin tamamı fındıklık kabul edilerek hesaplandığı anlaşılmaktadır. Bir kısım davalılar, bilirkişi raporuna itirazlarında; ecrimisil hesaplanan alanın yaklaşık %30 kısmının çorak alan olduğu ya da orman-çalılık vasfında bulunduğunu belirtmişlerdir. Bu durumda mahkemece, davalıların bilirkişi raporuna itirazları ve ayrıca tapu kaydında “tarla ve fındıklık" vasfında görünen taşınmazların durumu belirlenerek ve ecrimisil hesaplanan yılların tümüne ilişkin; verim, üretim masrafları, kg fiyatları vs. içeren resmi veriler temin edilerek, ... denetimine uygun bilirkişi raporu alınarak hüküm kurulmalıdır. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, ....01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.