MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen itirazın iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının atıksu aboneliği olmaksızın kuyu suyu kullandığını, tutanak ile tespit edildiğini, borcun 28.740,64 TL olduğunu belirterek, itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesi talep etmiştir.Davalı vekili tutanağın gerçeği yansıtmadığını, tutanak tarihinde iş yerinin mühürlü olduğunu, yıkama bölümünde araç bulunmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece; davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekilleri tarafında temyiz edilmiştir.Yargılama sırasında; 07.06.2011 ve 09.10.2012 tarihlerinde iki kez keşfe gidildiği; 22.07.2011 tarihli Makine Mühendisi bilirkişi tarafından hazırlanan ilk bilirkişi raporunda; araç yıkama bölümü faal durumda olmadığından idarenin davalıdan atık su ve cezalı su bedeli talep edemeyeceğinin belirtildiği; 16.10.2012 tarihli; Yüksek Mühendis, Mimar bilirkişi tarafından hazırlanan ikinci bilirkişi raporunda; davaya konu oto yıkama işyerinde atıksu abonesi olunmadan su kullanılması sonucu üretilen atıksuyun kaçak olarak kanalizasyona deşarjı nedeni ile davalının ödemesi gereken cezalı atıksu bedelinin 11.111,10 TL olduğunun belirtildiği anlaşılmaktadır. İlk bilirkişi raporuna davacı tarafından; ikinci bilirkişi raporuna davacı ve davalı tarafından itiraz edildiği görülmektedir.HUMK.nun 275. ve devamı maddelerinde “bilirkişilik” müessesesi düzenlenmiş olup, anılan maddede mahkemenin çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar vereceği düzenlendikten sonra 286.maddede de bilirkişinin oy ve görüşünün hakimi bağlamayacağı düzenlenmiş ise de işin çözümünde teknik bilgi ve birikimin gerekliliğine inanılarak bilirkişi incelemesi yaptırıldığına göre verilen raporlar çelişkili ise mahkeme HUMK.nun 283.maddesi hükmüne dayalı olarak, bilirkişiden açıklama ya da ek rapor isteyebileceği gibi 284.maddesi hükmüne dayalı olarak yeni bir bilirkişi heyeti oluşturularak yeni bir rapor alabilir.Aynı ilkeler 6100 sayılı HMK beşinci bölümünde "bilirkişi incelemesi" ismi altında ve 266-287.maddeleri arasında düzenlenmiştir.Bu durumda mahkemece önceki bilirkişiler dışında oluşturulacak üç kişilik uzman bilirkişi kurulu marifeti ile alınan iki rapordaki çelişkileri de giderecek biçimde rapor alınarak davanın sonuçlandırılması gerekirken, birbiriyle çelişen raporlardan ikincisine itibar edilerek yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 08.04.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.