Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5859 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 13338 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : BİNGÖL 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 21/05/2014NUMARASI : 2014/60-2014/369Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili, dava dilekçesinde; müvekkili şirket ile davalı arasında elektrik abonelik sözleşmesi yapıldığını, kullanımı nedeniyle davalı hakkında tahakkuk ettirilen ödenmeyen elektrik borcunun tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini belirterek, itirazın iptalini talep etmiştir.Davalı taraf, usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermemiştir.Mahkemece; taraflar arasında abonelik sözleşmesinin bulunduğu, kolluk tutanağıyla, davalının belirlenen abonelikte ikamet ettiğinin tespiti dikkate alınarak, davalı adına kayıtlı elektrik aboneliğinden, tüketim karşılığı tahakkuk ettirilen elektrik bedelinin ödenmediği gerekçesiyle; davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiştir.4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun “Amaç” başlıklı 1.maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra “Kapsam” başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları, hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır.Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gereklidir.Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir.Somut uyuşmazlığın incelenmesinde; davacı kurum, davalı ile aralarında mesken abonelik sözleşmesinin bulunduğu gerekçesiyle, ödenmeyen fatura bedellerine istinaden yapılan icra takibine, abone olan davalının yapmış olduğu itirazın, iptalini talep etmiştir. Yerel mahkemece; taraflarca itiraz olunmadığı üzere, davacı ile davalı arasında mesken abonelik sözleşmesinin yapıldığını kabul etmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Davalının kullandığı elektriğin mesken için kullanıldığı, taraflar arasında abonelik ilişkisinin var olduğu mahkemece kabul edildiğine göre, davaya Tüketici Mahkemesinde veya Tüketici Mahkemesi sıfatıyla bakılması gerekmektedir. Açıklanan nedenle, mahkemece; görevsizlik karar verilmesi gerekirken, davaya genel mahkeme sıfatıyla bakılması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.Bozma nedenine göre, davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 08.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.