MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili, dava dilekçesi ile; davacının davalılardan harici sözleşme ile tapuya kayıtlı taşınmaz satın aldığını, bedelini ödediğini ,devrin sağlanmadığını, paranında iade edilmediğini ileri sürerek; 20.000.00.- TL'nin davalılardan sözleşme tarihinden itibaren yasal faizi ile müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir .Davalılar vekili, cevap dilekçesi ile; protokolde 20.000.00.- TL yazılmış olsa da, bedelsiz verildiğini belirterek; davanın reddini istemiştir .Mahkemece; ödeme konusunun ispatlanamadığı gerekçesi ile, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir .Türk Medeni Kanunu’nun 6.maddesi uyarınca; Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatlamakla yükümlüdür. Gerek doktrinde, gerek Yargıtay içtihatlarında kabul edildiği üzere ispat yükü hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden ya da savunmada bulunan kimseye düşer. Öte yandan ileri sürdüğü bir olaydan kendi yararına haklar çıkarmak isteyen kimse iddia ettiği olayı ispatlamakla yükümlüdür. Somut olayda; taraflar arasında imzalanan 07/12/2010 tarihli protokolde, davacının taşınmazı aldığı, davalıların taşınmazı sattıkları, 20.000.00.- TL bedelin nakten ödendiği yazmaktadır. Davalılar beyanlarında taşınmazın 321 parsel olduğunu,davacıdan para almadıklarını belirtmişlerdir .Taraflar arasında 321 parsel sayılı taşınmazın satışı için anlaşma yapılmış, davalılar protokolde 20.000.00.- TL bedel aldıklarına dair imza attıkları halde, para almadıklarını savunmuşlardır. Bu durumda, savunmalarını ispat etmek davalılara aittir.Mahkemece; ispat külfeti ters çevrilerek, (davalıların ileri sürdükleri savunma ispatlanmadan) ödeme konusunun ispatlanamadığından bahisle davanın reddedilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 11.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.