Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 550 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 16232 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİTaraflar arasındaki nafaka davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili dava dilekçesinde; tarafların evli olduklarını, bu evliliklerinden müşterek çocuğun bulunduğunu, davalının açtığı boşanma davasının reddedildiğini, tarafların iki yıldır ayrı yaşadıklarını, müşterek çocuğun davacının yanında kaldığını, davalının davacı ve müşterek çocuğa maddi yardımda bulunmadığını belirterek müşterek çocuk için aylık 750 TL nafakaya karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı cevap dilekçesinde; boşanma davasının henüz kesinleşmediğini, boşanma dosyasında müşterek çocuk için belirlenen aylık 250 TL nafakayı ödemeye devam ettiğini, boşanma davasındaki nafakanın derdest olduğunu, talep edilen nafakanın yüksek olduğunu savunarak öncelikle davanın reddine, olmadığı takdirde aynı şartlarda nafakanın devamına karar verilmesini istemiştir.Mahkemece; boşanma kararının 25.04.2014 tarihinde kesinleştiği, tedbir nafakası dosyası dava tarihinin 31.03.2014 olduğu, boşanma davasında hükmedilen tedbir nafakasının hüküm kesinleşinceye kadar devam edeceği, tedbir nafakası dosyasında dava açıldığı tarihte çocuk için tedbir nafakasının devam ettiği, aynı isteme yönelik iki davanın bulunduğu, bu nedenle davalı tarafın derdestlik itirazının kabulü gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.Davada; ayrı yaşamada haklılık iddiasına dayalı müşterek çocuk için tedbir nafakası istenilmiştir.TMK.nun 327/1. maddesine göre, çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderleri ana ve baba tarafından sağlanır.Ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. (TMK 328/1)Küçüğe fiilen bakan ana veya baba, diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabilir. (TMK 329/1)Tarafların müşterek çocuğunun davacı yanında bulunduğu anlaşılmaktadır. Davacı müşterek çocuğu için nafaka talep etmiştir. Davacı, ayrı yaşamakta haklılığını kanıtlayamasa dahi, yanında bulunan müşterek çocuk için nafaka talep edebilir. Somut olayda; boşanma davası 10.07.2013 tarihinde açılmış, 18.12.2013 tarihinde karara bağlanmış ve 25.04.2014 tarihinde kesinleşmiştir. Çocuk için tedbir nafakası davası 31.03.2014 tarihinde açılmıştır. Boşanma dosyasında, müşterek çocuk lehine tedbir nafakasına hükmolunmuştur. Müşterek çocuk lehine boşanma davasında hükmolunan tedbir nafakası, kararın kesinleşmesi ile sona ermiştir.Bu halde; müşterek çocuk lehine, boşanma davasının kesinleşme tarihinden itibaren, boşanma davasında hükmedilen nafaka ile mükerrerlik oluşturmayacak şekilde tedbir nafakası talep edilebilir. Mahkemece tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile boşanma davasında hüküm altına alınan tedbir nafakası da gözönünde bulundurularak, müşterek çocuk lehine hakkaniyete uygun bir miktarda nafakaya hükmolunması gerekirken; yanılgılı değerlendirme sonucunda, yazılı şekilde davanın reddedilmiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 25.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.