MAHKEMESİ : KONYA 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 17/09/2013NUMARASI : 2012/72-2013/651 Taraflar arasında görülen menfi tespit davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili, müvekkilinin Konya ili, .. ilçesi, .. hudutları dahilinde bulunan arazilerinde davalı elektrik dağıtım şirketinin 1999790 ve 1999827 sayılı tarımsal sulama abonesi olduğunu, 2010 yılı 7,8,10,11. aylara ait tüketim faturalarını ödemediği gerekçesiyle müvekkili aleyhine davalı şirket tarafından Konya 6. İcra Müdürlüğünün 2011/3478 sayılı dosyası ile toplam 4.476,81 TL alacağın tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığını öne sürerek, müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporuna göre davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı davalı vekili temyiz etmiştir. Somut olayda, alacaklı davalı Medaş tarafından borçlu davacı Ö.. K.. aleyhine 28.03.2011 tarihinde Konya 6. İcra Müdürlüğü'nün 2011/3478 esas sayılı icra takip dosyası ile 3.979,55 TL asıl alacak, 421,41 TL gecikme zammı, 75,85 gecikme zammı KDV'si olmak üzere toplam 4.476,81 TL alacak üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, boçlu Ö.. K..'un ödeme emrine ve borca itiraz etmesi üzerine takibin durduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece bilgisine başvurulan bilirkişi tarafından düzenlenen rapor ve ek raporlarda, Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği ve sözleşme hükümleri bir bütün halinde değerlendirilerek hesaplama yapılmamış, davacı tarafından yapılan ödemelerin tam olarak yapılmayıp, kısmi olarak yapıldığı açıklanmasına rağmen kötü ifa bulunmadığı açıklanarak davalı Medaş'ın davacı aboneye 3.248,44 TL borçlu olduğu mütalaa edilmiştir. Mahkemece benimsenen bu bilirkişi raporu doğrultusunda hüküm kurulmuştur. Davacının sorumlu olduğu bedelin, Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği, taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine göre hesaplanması gerektiği kuşkusuzdur. Hal böyle olunca, mahkemece öncelikle dosyanın önceki bilirkişi dışında başka bir uzman bilirkişiye verilmesi, davacı tarafından yapılan ödemeler de dikkate alınarak, her bir dönem için talep edilen elektrik bedelinin ayrı ayrı Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği ve sözleşmeye göre hesaplanması konusunda denetime elverişli rapor alınması, davalının tahsilini istemekte haklı olduğu alacak miktarının bu şekilde belirlenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yetersiz bilirkişi raporu benimsenerek hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 03.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.