Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5099 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 3767 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen vasiyetnamenin iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı ile davalı ... Utanç vekili tarafından temyiz edilmiştir. Yerel mahkemece, davalı vekilinin temyiz talebinin süre yönünden reddine karar verilmiş, red kararı da temyiz edilmektedir. Y A R G I T A Y K A R A R I Her ne kadar, yerel mahkemece davalı vekilinin temyiz talebinin süresinde yapılmadığından bahisle, 19.10.2012 tarihli ek kararla temyiz talebinin reddine karar verilmiş ise de; davalı vekilinin temyize cevapla birlikte temyiz ettiği ve talebinin süresinde olduğu anlaşıldığından; mahkemenin temyiz talebinin süre yönünden red kararının kaldırılarak, temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı dilekçesinde; müteveffa annesiyle görüşmesinin davalı ... tarafından engellendiğini, adı geçenin manevi baskı ve tehditi ile bir kısım malvarlığını satan, bir kısım malvarlığını da düzenlediği vasiyetnamesi ile vasiyet eden vasiyetçi annesinin; hukuka aykırı olarak, hile, manevi ikrah, tehdit ve yanılma, yanıltma, hata ile yapılmış vasiyetnamesinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı ... cevap dilek??esinde; davacının sağlığında annesiyle ilgilenmediğini, annesi vesayet altına alındıktan sonra tedavi giderleri için vesayet makamının kararı ile bir gayrimenkülünün satıldığını; bu satışın ilgili mahkemece verilen ilan yoluyla gerçekleştiğini; önceden düzenlenen vasiyetnameden de kendisinin haberi olmadığını, olsaydı vasiyetname ile kendisine bırakılan yeri satmayacağını, zarar görenin kendisinin olduğunu savunup; davanın reddini istemiştir.Diğer davalılardan Leman ve Hasan davayı kabul etmiş, daha sonraki verdiği dilekçesinde davalı ... kızgınlıkla davayı kabul ettiğini, belirtip davanın reddini istemiştir. Mahkemece; "...Murisin iradesini sakatlayacak bir husus yoksa TMK 557'de sayılan şartlar da tahakkuk etmemişse vasiyet geçerlidir. İsterse mirasçılar bu vasiyeti tenfiz etmez, miras hukuku hükümlerine göre mülkiyet kurabilirler. Davayı kabul vasiyeti geçersiz kılmayacağından murisin iradesi asıldır. ... Davalılardan ... kötüniyetli davalı olduğu değerlendirilerek lehine masraf ve ücreti vekalet hükmedilmemiştir. ...." gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili ile davalılardan ... vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. .Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde Bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddine, davalı ... vekilinin temyiz itirazlarına gelince; Mahkemece; "davalılardan ... bir taraftan açtığı dava ile vasiyetin iptalini isterken, öte yandan anlamsız biçimde eldeki davanın reddini talep etmektedir. Kötüniyetli davalı olduğu değerlendirilerek lehine masraf ve ücreti vekalet hükmedilmemiştir, gerekçesiyle" davanın reddine karar verilmiş, davayı vekille takip eden davalı ... lehine vekalet ücretine de hükmedilmemiştir. Oysa, davalının açtığı vasiyetnamenin iptali davasında ileri sürdüğü sebep ile, bu davada ileri sürülen sebepler tamamen farklıdır. Davalının, bu davada kötüniyetli olduğu da iddia ve ispat edilmiş değildir. O halde, mahkemece; açılan davanın reddi nedeniyle davalı yararına ücreti vekalete hükmedilmelidir. Yanılgılı değerlendirme sonucu, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 26.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.