Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 500 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 17238 - Esas Yıl 2009





MAHKEMESİ : KOCAELİ 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 16/04/2009NUMARASI : 2008/263-2009/114Dava dilekçesinde 22.050.00 TL ecrimisilin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın 20.514.66.TL için kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili; davacının hissedar olduğu 17 parsel sayılı taşınmazın 1998 yılından itibaren davalı belediye tarafından yapılan çeşitli imar düzenlemeleri sonucu pazar alanı olarak ayrıldığını ve fiilen kullanıldığını, belirterek dava tarihinden geriye doğru 05.08.2003 - 05.08.2008 dönemi için toplam 22.050,00-TL ecrimisilin tahakkuk dönemi sonlarından başlatılacak yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı belediye vekili; öncelikle husumet yönünden reddini, müvekkili belediye tarafından pazar alanı olarak kullanılmadığını, şuyulandırma sonrası davacının hissesinin 22 parsele taşındığını, 2003-2005 yılları arasında parselin kısıtlı olmadığını, istenen ecrimisil miktarının fahiş olduğunu belirterek davanın esastan reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, 20.514,66-TL için davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Sıfat, dava konusu subjektif hak ile taraflar arasındaki ilişkidir. Bir davada, davacı ve davalının taraf sıfatına sahip olmaları dava şartlarındandır. Bu nedenle davanın taraflarından birinin taraf sıfatına sahip olup olmadığı mahkemece kendiliğinden gözetilir ve dava esasa girilmeden reddedilir. Somut olayda, davalı hakkında işgal eden sıfatıyla dava açmış ise de, tanıklar işgal edeni bilmediklerini beyan etmiş, davalı işgal etmediğini savunmuş, gelen tapu kayıtlarına, göre komşu pazar yerinin davalı Belediye adına değil, Kocaeli Belediyesi adına kayıtlı olduğu anlaşılmış, davacı da idare mahkemesinde Kocaeli Belediyesi aleyhine imar planı değişikliğinin iptali davası açmıştır. O nedenle davalının taraf sıfatı incelenmeksizin davanın kısmen kabulü doğru görülmemiştir.Kabule göre ise; ecrimisil istenen dönemde davalının pazar yeri olarak düzenlemek veya kiraya vermek suretiyle fiilen işgal ederek ya da imar planında pazar yeri olarak tahsis etmek ve düzenlemeler yapmak suretiyle davacının kullanımını engellemek suretiyle haksız olarak işgal ettiği tanık ve bilirkişilerden sorularak somutlaştırılmadan, 5 yıl için ecrimisile hükmedilmesi, ayrıca bilirkişi raporunda emsal alınan 16 parsel sayılı taşınmaz 270 m2 olduğu ve tamamının aylık 400 Tl ecrimisil getireceği kabul edildiği halde, bu davada maddi hata sonucu o taşınmazın 150 m2 olduğu kabul edilmek suretiyle, 270 m2 nin aynı dönemde 595 TL ecrimisil getireceği kabul edilerek, emsal alınması ve fazla ecrimisile hükmedilmesi de doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 21.01.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.