MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 7. SULH HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 16/10/2012NUMARASI : 2012/703-2012/800 Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dilekçesinde; davalının kaçak elektrik kullandığını, düzenlenen fatura bedelini ödemediğini, bu nedenle davalılar hakkında icra takibi başlatıldığını, takibe haksız olarak itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı M.. İ.. vekili; müvekkilinin aboneliğinin olmadığını, müvekkili adına düzenlenen kaçak elektrik tutanağı ve fatura bulunmadığını, kaçak elektrik kullanmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur. Davalı şirket davaya cevap vermemiştir. Mahkemece; davalı M.. İ.. yönünden davanın reddine, davalı şirket yönünden itirazın iptali ile takibin KDV hariç devamına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava kaçak elektrik kullanımından kaynaklanan alacak nedeniyle başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır. Mahkemece, 25.08.2009 tarih 2009/105-968 E.K. sayılı ilam ile davalı M.. yönünden davanın kabulüne, davalı şirket yönünden davanın reddine karar verilmiş hükmün davacı ve davalı M.. vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay 19.Hukuk Dairesinin 15.06.2010 tarih 2010/177-7497 E.K. sayılı ilamı ile ''...davalı şirketin elektrik abonesi olup olmadığının tespiti ve fiili kullanıcının davalılardan hangisi bulunduğunu belirlemek suretiyle yargılama yaparak varılacak sonuç dairesinde bir hüküm kurulması gerekirken'' gerekçesi ile bozulmasına karar verilmiştir. Yerel mahkemece yukarıda anılan bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş ve davalılar ile Bedaş arasında herhangi bir aboneliğe rastlanılmadığı yönünde cevap verildiği, ceza dosyasında kaçak elektrik kullanmadığı için davalı Mehmet'in beraat ettiği bu durumda fiili olarak kaçak elektrik kullananın davalı şirket olduğu sonuç ve kanaatine varılarak yazılı şekilde hüküm tesis edilmiştir.Katip. R.S (2986) Karşılaştırıldı.M.Ş-H.H Her ne kadar mahkemece Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak hüküm tesis edilmiş ise de, fiili kullanıcının davalılardan hangisi olduğuna yönelik belirleme, dava konusu kaçak elektrik tespit tutanağında davalı M.. İ..'in imzasının da bulunması, davalı Mehmet'in icra dosyasına sunduğu 15.07.2008 tarihli itiraz dilekçesinde elektrik kullandığı yönündeki beyanı bir arada değerlendirildiğinde yeterli değildir. Davalı M.. İ.. kendisi ve davalı şirket adına icra dosyasına verdiği itiraz dilekçelerinde 14.07.2006 tarihli abonelik sözleşmesinden bahsetmiş, dosyaya da anılan sözleşmenin ilk sayfası ibraz edilmiştir. Buna göre; mahkemece, davalının itiraz dilekçesinde belirttiği ve dosyaya ibraz edilen 14.07.2006 tarihli olduğu anlaşılan abonelik sözleşmesinin ( var olup olmadığı, var ise abonenin kim olduğu) akıbeti ayrıntılı bir şekilde araştırılmalı, akabinde dava konusu kaçak elektrik kullanımı noktasında fiili kullanıcının davalılardan hangisi olduğu daha ayrıntılı bir şekilde araştırılmalı ve varılacak sonuç dairesinde bir hüküm verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir. Bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 26.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.