Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4815 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 12672 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili dilekçesinde, davalıya ait aracın, müvekkili olan davacı tarafından tamir edildiğini, iki adet faturadan kaynaklı toplam 3215 TL tamir bedelinin tahsili amacı ile davalı aleyhine icra takibi yaptıklarını, davalının da bu takibe itirazda bulunduğunu beyan ederek, itirazın iptali ile inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde, müvekkili olan davalıya ait aracın davacı tarafından tamir edildiğini, tamir bedeli olarak, ... plakalı aracın davacı tarafa bırakıldığını, yapılan iş bedeli ile, aracın değeri karşılaştırıldığında, borcun kalmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.Davacı vekili cevaba cevap dilekçesinde, davalının tamir bedeli olarak verdiğini belirttiği aracın, taraflar arasındaki başka bir tamir ilişkisinden kaynaklı borcun ifası için verildiğini beyan etmiş, davacı tanıkları da bu yönde beyanda bulunmuşlardır.Mahkemece, davanın kısmen kabul kısmen reddi ile 3.215,02 TL asıl alacak hakkındaki itirazın iptaline, takibin devamına, takip öncesi temerrüt ispatlanamadığından işlemiş faiz talebinin reddine, asıl alacak likit kabul edilmekle %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, verilen bu hüküm süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, eser sözleşmesine dayanan araç tamir bedelinin tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemidir.TMK'nın 6. maddesine göre; "Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür."BK'nın 355. (TBK'nun 470.) ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda; işin yapılıp teslim edildiğini ve iş bedeline hak kazanıldığını kanıtlama yükü yükleniciye; iş bedelinin ödendiğini ispat külfeti ise, iş sahibine düşer.Davacının genel kurallar içinde davalıya ait aracı tamir ettiğini kanıtlaması gerekir.Somut olayda, bu durum tarafların kabulünde olup, aracın davacı tarafından tamir edildiğine ilişkin taraflar arasında bir ihtilaf yoktur.Uyuşmazlık, davalı tarafından davacıya bırakılan aracın, dava konusu araç tamir bedeli olarak verilip verilmediği noktasında toplanmaktadır.Davacı taraf, davalıdan ... plakalı aracı aldığını kabul ettiğine göre, aracın aralarındaki başka tamir borcu için alındığını ispat etmekle yükümlü olacaktır.Öyle ise mahkemece, ispat yükü davacı tarafta kabul edilip, davacının dilekçesinde "yemin" deliline de dayandığının anlaşılması karşısında, davacı tarafa bu karşı iddiasını ispat için imkan verilip, yapılacak yargılama neticesinde hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme neticesinde yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 29.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.