MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİTaraflar arasındaki ziynet ve çeyiz eşyası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili, dava dilekçesi ile; davalının davacıya şiddet uyguladığını, sokağa attığını, davacıya ait ziynet ve çeyiz eşyalarının davalıda kaldığını ileri sürerek; çeyiz eşyalarının ve ziynet eşyaları olan 10 tane Adana burması, zincir ve künyenin aynen iadesine; mümkün değil ise, dava tarihindeki toplam değerleri olan 30.000.00 TL'nin yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, cevap dilekçesi ile; davanın reddini istemiştir.Mahkemece; davacının ziynet alacağı davasının kabulü ile, dava tarihindeki toplam değeri 24.700 TL olan her biri 26 gram ağırlığındaki 10 adet bileziğin, dava tarihindeki değeri 1.500 TL olan bir adet gerdanlığın, dava tarihindeki değeri 800TL olan bir adet künyenin aynen; aynen mümkün değilse, yukarıda sayılan ziynet eşyalarının toplam değeri olan 27.000 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine; davacının eşya alacağı davasının kısmen kabulü ile, değeri 400TL olan 8 adet yorgan, değeri 200TL olan 2 adet döşek, değeri 60 TL olan 6 adet yastık, değeri 200TL olan 4 adet halı, değeri 200TL olan 1 adet buzdolabı, değeri 200TL olan çamaşır makinesi, değeri 50TL olan dikiş makinesi, değeri 50TL olan mutfak seti, değeri 150TL olan 1 adet bulaşık makinesi, değeri 100TL olan bir adet televizyon, değeri 100TL olan fırınlı ocak, değeri 50TL olan vitrin takımı, değeri 250TL olan yatak odası takımı, değeri 250TL olan oturma grubu, değeri 10TL olan 1 adet aynanın aynen; aynen mümkün değilse, yukarıda sayılan ev eşyalarının toplam değeri olan 2.270TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297.maddesi (HUMK.388.md), hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yükletilen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında; açık şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesini emredici kural olarak getirmiştir. İstem hakkında karar verilirken istenilen eşyaların her biri hakkında verilen hükümle taraflara yükletilen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında birer, birer, açık,şüphe ve infazda tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir. Bu şekilde dava sonunda mahkemenin kimin lehine, kimin aleyhine karar verdiği, davacının talebinin ne kadarının kabul edildiği, davalının neye göre mahkum edildiği tereddütsüz şekilde anlaşılmalıdır. Biçim koşullarının getiriliş amacı, hükmün açıklığı ve anlaşılırlığı kadar infaz kabiliyetini de sağlamaktır. Aksi hâl, yeni tereddüt ve ihtilaflar yaratır ve dava içinden yeni davaların doğmasına neden olur.İİK'nun 24/4.maddesi gereğince; aynen iadeye karar verilmesi halinde iade edilecek eşyaların cinsi, niteliği, özellikleri, gram ağırlığı vb. gibi özelliklerinin ayrıntılı belirtilmesi gerekir.Yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler gereğince, ziynet eşyalarının aynen iadesine karar verilmişse; hüküm fıkrası açık olmalı, duraksama yaratmamalı, hükümde aynen iadesine karar verilen ziynetlerin gram ve ayarları açık olarak yazılmalıdır.Mahkemece; hüküm altına alınan ziynet eşyalarının cins, nitelik, miktar ve değerlerinin hükümde ayrı ayrı gösterilmesi ve taraflara yüklenen borç ile tanınan hakkın infazda güçlük çıkarmayacak biçimde belirtilmesi gerekirken, karar verilen ziynet eşyalarından bir kısmının gram ve ayarı yazılmayarak HMK'nın 297. maddesine aykırı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 28.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.