Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4650 - Karar Yıl 2007 / Esas No : 4352 - Esas Yıl 2007





Dava dilekçesinde, kira parasının 15.08.2005 gününden başlayarak aylık 1.538.46 Amerikan Doları olarak tespiti istenilmiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile aylık kira parasının 1.442.31 ABD Doları tespiti cihetine gidilmiş, hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir.Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği düşünüldü.Davada, 15.08.2005 tarihinden başlayan döneme ilişkin aylık kira parasının 1.538.46 ABD Doları olarak tespiti istenilmiş,Mahkemece, hak ve nesafet uygulamasına göre 1.442.31 Amerikan Doları kira parasına hükmedilmiştir.Taraflar arasında 15.08.1995 başlangıç tarihli ve 3 yıl süreli kira sözleşmesinde, aylık kira parası 1.000 ABD Doları olarak kararlaştırılmıştır. Sözleşme 6570 sayılı Yasa'nın 11. maddesi uyarınca yenilene gelmiştir.BK m. 83 f. 2 uyarınca, borcun yabancı para ile ödenmesinin kararlaştırılması halinde, kira parasının sözleşmeye uygun olarak yabancı para ile ödenmesi gerektiğinde şüphe yoktur.Ancak, yeni dönem kira parasının mahkemece artırılarak tespitinin istenilmesi halinde, 18.11.1964 gün ve 2/4 sayılı YİBK'da öngörüldüğü üzere, kira süresi sona erdiğinden, 6570 sayılı Yasa'nın 11. maddesi uyarınca yenilenen dönemde kira sözleşmesinin diğer hükümlerinin yenilenmesine karşın kira parasına ilişkin şart yenilenmemekte ve kira parası belli olmayan bir sözleşme haline gelmektedir. Mahkemece kira sözleşmesindeki bu boşluk "hak ve nesafet" kurallarına uygun bir kira parası takdir edilmek suretiyle doldurulmalıdır.Yeni dönem kira parasının tespiti, anılan İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı gibi bir "sınırlamadır. Yeni dönemde hakimin yaptığı sınırlama sonucunda belirlediği ücret unsuru ile kira sözleşmesinin yenilenmesi sağlanabilmektedir.Bu hukuki olgu karşısında, yeni dönemde kira parasının mahkemece tespitinin istenmesi halinde, sözleşmedeki kiranın yabancı para ile ödenmesine ilişkin hükmün yeni dönemde hakimi bağlayıcılığı kabul edilemez. Bu nedenle hakim, anılan İBK'da öngörülen sınırlamayı yaparken "davalı kiracının bu yönde açık bir kabulü bulunmadığı sürece" BK m. 83 f. 1 hükmü uyarınca kira parasını Türk Lirası olarak takdir etmek ve sözleşmede yer alan boşluğu buna göre doldurmak durumundadır.Bunun için öncelikle, dava konusu yerin yeniden (boş olarak) kiralanması halinde getirebileceği kira parası bilirkişiler tarafından belirlenmelidir. Böyle bir belirleme yapılırken, öncelikle benzer yerlerin kira sözleşmeleri incelenmeli, dava konusu yer ile ayrı ayrı karşılaştırılmalı, kira parasına etki eden hususlar üzerinde ayrıca durulmalıdır.Dava konusu yerin, yukarıda açıklandığı üzere getirebileceği kira parası usulünce saptandıktan sonra, bu husus dikkate alınmak suretiyle "hak ve nesafet" kurallarına göre hakimce bir kira parası takdir edilmelidir.Kabule göre de uygun emsaller incelenmeden düzenlenen, soyut ve genel ifadeli bilirkişi raporunun hükme esas alınması doğru görülmemiştir.Bu itibarla, yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK'nın 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA) ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 29.03.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.