Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4607 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 20407 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : KAHRAMANMARAŞ 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 27/06/2013NUMARASI : 2012/996-2013/422 Taraflar arasında görülen menfi tespit davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesi ile; davalının davacı hakkında ödenmeyen elektrik bedeli için icra takibi yaptığını, davacının abonelik sözleşmesinin tarafı olmadığını, davalının kötüniyetle takip başlattığını belirterek, borçlu olmadığının tespitine ve % 40 kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini istemiştir. Mahkemece; davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece; kısa kararda; davanın HMK.308 md. gereğince davanın kabulüne, Davacı borçlunun davalı alacaklıya Kahramanmaraş 1.İcra Müdürlüğünün 2012/1314 Esas sayılı takip dosyası gereğince borçlu olmadığının tespitine, gerekçeli kararda ise; davanın HMK.308 md.gereğince davanın kabulüne, Davacı borçlunun davalı alacaklıya Kahramanmaraş 1.İcra Müdürlüğünün 2012/1314 Esas sayılı takip dosyası gereğince Borçlu olmadığının tespitine,İcra İflas Yasasının 67/2.maddesi gereğince; asıl alacağın % 40’ı olan icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, karar verilmiştir . Kısa kararda davacı yanın talep ettiği kötüniyet tazminatı hakkında olumlu olumsuz bir karar verilmediği halde, gerekçeli kararda davacının kötüniyet tazminatına ilişkin talebinin kabulüne karar verilmiştir. Kısa karar ile gerekçeli kararın hüküm fıkraları arasında çelişki bulunmaktadır.10.04.1992 gün ve 1991/7 Esas-1992/4 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca kısa karar ile gerekçeli kararın çelişik bulunması hali bozma nedeni oluşturmaktadır. Anılan içtihadı birleştirme kararı gereğince, kısa kararla bağlı olmaksızın ve dosya münderecatına göre mahkemece bu hususlar gözönünde tutularak vicdani kanaate göre karar verilmelidir. Bozma nedenine göre, diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 24.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.