MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİDava dilekçesinde 3.000 TL, ıslah ile 74.780,72 TL tazminatın (ecrimisilin) faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile 37.390,36 TL'nin tahsiline dair verilen hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davalı vekili tarafından istenilmekle; taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde temyiz eden davalı vek.Av.... Yolun geldi. Aleyhine temyiz olunan davacı asil ... geldi. Gelen davalı vekili ve davacı asilin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için 19.02.2013 gününe bırakılması uygun görüldüğünden, belli günde dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü. Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dava dilekçesinde, ceviz ağaçlarının bulunduğu bahçesinden davalının yüksek gerilim hattı geçirdiğini, ağaçların bir kısmının kesildiğini, bir kısmının tellerin dokunması ile yandığını, ürün alamadığını belirterek tellerin geçtiği 1987 tarihinden, davalı tarafından yüksek gerilim hattının başka bir yere nakledildiği 2004 tarihine kadar 3.000 TL, ıslah ile 74.780,72 TL işgal tazminatının davalıdan tahsilini talep etmiştir.Davalı vekili cevabında, enerji nakil hattının 2004 yılında yerini değiştirdiklerini belirterek, zamanaşımı def'inde bulunmuştur.Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile davacının dava konusu taşınmazın ½ maliki olduğundan bahisle 37.390 TL'nin kademeli faizi ile tahsiline karar verilmiş, hükmü davalı vekili temyiz etmiştir.Dosya kapsamından, köye elektrik getirilmesi için 1987 yılında enerji nakil hattı geçirildiği, ağaçlara zarar verdiği için 2004 yılında kaldırıldığı, davacının ½ paydaş olduğu 14 parselden 78.42 metre uzunluğunda telin geçtiği ve davacının ceviz ve meyva ağaçlarına zarar verildiği, bu davanın ise 06.12.2010 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır.Hükme esas alınan bilirkişi raporunda; 1988 – 2004 yılları için 74.780,72 TL tazminat hesaplanmış, davacı 22.11.2011 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini artırmıştır.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak, davada ıslah edilen miktar yönünden ıslah dilekçesi davalı vekiline 08.12.2011 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen süresinden sonra 20.12.2011 tarihli celsede ve 17.01.2012 tarihli dilekçesi ile zamanaşımı def'inde bulunmuş, davacı ise hemen karşı çıkmamıştır.HUMK.nun 187.maddesi (HMK.nun 116 ve 130. maddeleri) gereğince zamanaşımı savunması ilk itirazlardan olmamasına karşın, onun her zaman ileri sürülebileceği anlamına gelmez. Davalının yasal süreden sonra (HUMK. Madde 195 – HMK.nun 126-127) verdiği cevap dilekçesi ile zamanaşımı def'inde bulunması HUMK.nun 202.maddesi (HMK.nun 141.maddesi) ne göre savunmanın genişletilmesi olarak kabul edilir ve karşı tarafın (davacının) muvafakatı aranmalıdır. Ecrimisil davaları, 25.05.1938 tarih, 29/10 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına göre 5 yıllık zamanaşımına tabidir.Davalı vekilinin süresinden sonra ileri sürdüğü (ıslah edilen miktar ile ilgili) zamanaşımı def'ine davacı tarafından karşı çıkılmadığına göre, bu durumda mahkemece; ıslah edilen miktar ile ilgili talebin zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.Ayrıca, reddedilen miktar yönünden davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi de bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davalı taraf için duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre takdir edilen 990 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalı tarafa verilmesine ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 19.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.