MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili, dava dilekçesinde; davalının kaçak elektrik kullandığının tutanakla tespit edildiğini, tahakkuk ettirilen kaçak elektrik bedelinin tahsili amacıyla davalı hakkında ...İcra Müdürlüğünün 2009/18618 esas sayılı dosyası ile icra takibinde bulunulduğunu, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek; itirazın iptaline, takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın reddine karar verilmiştir.Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.Somut olayda; davacı şirket tarafından düzenlenen kaçak elektrik tespit tutanağında; davalının, işyerinde-çay evi- abone olmadan ve idareye kaydı bulunmayan sayaç takarak kaçak elektrik kullandığı, tesisat nosunun 265559 ve sayaç seri nosunun 9314806 olduğu açıklanmış, bu tutanak dayanak yapılarak kaçak elektrik bedeli tahakkuk ettirilmiştir. Davacı şirket, maddi hata sonucu sayaç nosunu tutanağa sehven yanlış yazıldığını belirtmiştir. Mahkemece bilgisine başvurulan bilirkişi tarafından düzenlenen raporda ise, sayaç nosunun yanlış yazılması nedeniyle, davalının dava konusu kaçak elektrik tahakkuk bedelinden sorumlu tutulamayacağı vurgulanmıştır. Kaçak elektrik tespit tutanağında, sadece sayaç nosunun yanlış yazılmış olması veya davalı tarafından kullanılan sayaç ile uyumlu olmaması, davalının kaçak elektrik kullanmadığı sonucunu doğurmayacağı, tutanakta belirtilen adreste ve tesisatta tutunak tarihi itibariyle davalı tarafından fiilen kaçak elektrik kullanılıp kullanılmadığının belirlenmesi gerektiği kuşkusuzdur. Hal böyle olunca, mahkemece; öncelikle dosyanın önceki bilirkişi dışında başka bir uzman mühendis bilirkişiye verilmesi, tutanak düzenleyicilerinin dinlenmesi, tutanak ile tespit edilen diğer verilerin dosya kapsamındaki deliller ile birlikte değerlendirilerek, tutanakta belirtilen adreste ve tesisatta tutunak tarihi itibariyle davalı tarafından fiilen kaçak elektrik kullanılıp kullanılmadığı ve bedel hesabı hususunda rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yetersiz bilirkişi raporu benimsenerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 24.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.