MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİTaraflar arasında görülen çeyiz ve ziynet eşyalarının iadesi davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı dava dilekçesinde; eşi ile ayrı yaşadığını, ev eşyalarını davalının alıp götürdüğünü, altı burma bileziğini bozdurduğunu, çeyiz senedinde ziynet ve ev eşyalarının yazılı olduğunu, eşi hakkında suç duyurusunda bulunduğunu belirterek, ziynet ve ev eşyalarının iadesine karar verilmesini talep etmiş; ıslah dilekçesinde ziynet ve ev eşyalarının iadesi mümkün değil ise bedelinin davalıdan alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde; çeyiz senedinin içeriğinin abartılı olduğunu, teslim alınmış gibi imzalatıldığını, tükenen eşyaların iadesinin istenemeyeceğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece; davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.Somut olayda; dosya üzerinden yapılan inceleme ile avukat bilirkişi tarafından rapor hazırlanıldığı anlaşılmaktadır. Davacı davayı açarken davalı tarafından çeyizi teslim alan olarak imzalanmış bulunan çeyiz senedine dayanmıştır. Çeyiz senedinde yeralan eşyalar yönünden davacının tercih hakkı bulunmaktadır. Eşyaların aynen teslimini isteyebileceği gibi bedelini de isteyebilir. Davacı ise eşyaların aynen teslimini, mümkün değil ise bedelini istemiştir. Mahkemece eşyaların bulunduğu yerde konu hakkında bilgi ve donanım sahibi bilirkişi ile keşif yapılarak; kullanmakla tükenen ve değerini yitiren eşyaların belirlenmesi, tüm eşyaların kullanılıp kullanılmadıklarının değerlendirilmesi, kullanılmış olanların yıpranma bedellerinin düşülmesi sonucu ulaşılacak bedele hükmedilmesi (aynen iade mümkün değil ise) gerekmektedir. Anılan nedenlerle keşif yapılarak sağlıklı sonuca ulaşılması mümkün iken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile dosya üzerinden yapılan inceleme ile hazırlanan bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm oluşturulması doğru görülmemiş kararın bozulması gerekmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 18.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.