Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4388 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 2537 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİTaraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dilekçesinde, tarafların İzmir 1. Aile Mahkemesi'nin 15.07.2010 tarihli kararı ile boşandıklarını, müşterek çocuğun velayetinin davacı anneye verildiğini, müşterek çocuk için hüküm kesinleşinceye kadar aylık 100 TL nafakaya hükmedildiğini iştirak nafakasına dönüştürülmediğini, davacının herhangi bir geliri olmadığını belirterek, müşterek çocuk için aylık 1.000 TL iştirak nafakasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, hakkaniyet kuralları, küçüğün ihtiyaçları dikkate alınarak müşterek çocuk için aylık 500 TL iştirak nafakasının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katkıda bulunması gerekir. Çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderlerin ana-baba tarafından müşterek karşılanması da ilke olarak kabul edilmiştir (TMK. 327 md.). Bu nedenledir ki, iştirak nafakasının çocuğun yaşı, eğitim durumu, günün ekonomik koşullarındaki paranın alım gücü ile genel ihtiyaçlarına uygun olarak ana-babanın mali durumları da gözetilerek takdiri gerekir.Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, küçüğün yaşı, eğitim durumu dikkate alındığında hükmedilen iştirak nafakası miktarı fazla olup, TMK.nun 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bulunmamıştır. Öyle ise, mahkemece; taraflar arasında görülen boşanma dava dosyası da getirtilerek incelenmeli ve yukarıdaki ilke ve esaslar gözetilerek yapılacak yargılama neticesinde, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da dikkate alınarak uygun miktarda nafakaya karar verilmesi gerekirken, yüksek miktarda nafakaya hükmedilmesi bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 14.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.