Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 4375 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 12023 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ : SAKARYA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 08/05/2014NUMARASI : 2013/806-2014/271Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDava; davalı aleyhine düzenlenen kaçak-usulsüz elektrik tespit tutanağına istinaden tahakkuk eden bedelin tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali davasıdır.Davalı duruşmada verdiği beyanında özetle; kaçak elektrik kullanmadığını, evlerinin bahçesindeki prefabrik yerde bulunan dolaptaki etler bozulmasın diye sayaçtan geçmek kaydıyla bir elektrik kablosu ile oradaki buzdolabını çalıştırdığını, sayaçtan geçtiğini, bu sayacın aboneliğinin iptal olduğunu kendisine yetkililerin söylediğini, yirmi gün sonra tekrar annesinin üzerine abonelik açıldığını öğrendiğini, bu süreç içerisinde elektriğin annesinin sayacından geçmek suretiyle kullanıldığını ve elektrik bedelini ödediğini savunarak davanın reddini dilemiştir.Mahkemece; davanın kabulüne, Sakarya 6.İcra Müdürlüğünün 2013/7383 esas sayılı icra dosyasına vaki itirazın iptaline, takibin kaldığı yerden devamına, asıl alacağın %20'si kadar icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.1-) Davaya konu olan 19.04.2013 tarihli kaçak/usulsüz elektrik tespit tutanağına bakıldığında; 3498874 no.lu tahliye edilen sayaç üzerinden enerji kullanılmakta olduğunun tespit edildiği görülmektedir.Somut olayda davalı sayaçtan geçirerek kullandığı aboneliğin kendi bilgisi dışında iptal edildiğini ve daha sonra annesi adına abonelik yapıldığını öğrendiğini iddia etmektedir. Dosya arasında bulunan 04.04.2014 tarihli 'abone bilgileri' başlıklı belgeye bakıldığında ise davaya konu 2464 no.lu aboneliğin dava dışı Aslı Biryan adına kayıtlı olduğu ve aboneliğinin başlangıç tarihinin 29.05.2013 olduğu görülmekle birlikte, tutanak tarihinde ve öncesinde davaya konu aboneliğin kimin adına olduğu, hangi tarihte iptal edildiği anlaşılamamaktadır. Mahkemece bu hususta bir araştırma yapılmadan eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiştir.2-) Hükme esas alınan bilirkişi raporuna bakıldığında; 3498874/Luna marka elektrik sayacının Aslı Biryan adına abonelik başlangıç tarihi 29.05.2013 olduğundan, tutanak tarihi olan 19.04.2013 tarihinde SEDAŞ abone kayıtlarında 'tahliye abone' şeklinde olduğu anlaşıldığından Elektrik Piyasayı Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 13 ve 14.maddelerine göre usulsüz elektrik kullanıldığı anlaşıldığı, ödenmesi gereken borç miktarının da 2.507,19TL olarak tespit edildiği görülmekte ise de bu miktarın nasıl tespit edildiği açıklanmamış, yönetmelik ve ilgili kurul kararlarının uygulanıp uygulanmadığı denetlenememiştir. O halde mahkemece; tutanak tarihinde yürürlükte bulunan Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği ve anılan yönetmeliğin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları düzenleyen Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından yayımlanan 29.12.2005 günlü 622 sayılı kararı çerçevesinde davacının borçlu olduğu miktarı belirlemek üzere konusunda uzman üç kişilik bilirkişi heyetinden denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli rapor alınarak, varılacak sonuç dairesinde hüküm kurulmalıdır.3-) Dava kaçak elektrik bedelinin tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali talebine ilişkin olup, alacağın varlığı ve miktarı yargılama sonucu toplanan deliller ile bilirkişi raporu alınarak yapılan hesaplamalar sonucu saptanacak olmakla, alacak likit kabul edilemeyeceğinden İcra İflas Kanunu’nun 67/2. maddesi uyarınca davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesi usul ve yasaya uygun görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 18.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.