MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dilekçesinde, davacı ile davalı arasında 15.07.2006 tarihli konut satış sözleşmesi imzalandığını, davalının sözleşmeye aykırı olarak taşınmazı teslim etmesi gereken tarihte teslim etmediğini belirterek, 03.08.2006 tarihinde davalıya ödenen 16.500 GBP'nin karşılığı 46.323,75 TL'nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı davanın reddini dilemiştir.Mahkemece, davanın kabulü ile 16.500 GBP alacağın, muaccel olduğu tarih olan 09.10.2010 tarihindeki rayici üzerinden hesaplanacak Türk Lirası karşılığının, 09.10.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmiştir.Hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine ve davacının alacağına kavuşmak amacıyla verilen ihtiyati tedbir kararında isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı ve davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir.23.01.1990 tarihinde yürürlüğe giren 3678 sayılı Kanunun 29.maddesiyle 818 sayılı Borçlar Kanununun 83.maddesine bir fıkra eklenerek, yabancı para borcunun vadesinde ödenmemesi halinde alacaklının, bu alacağını aynen vade veya fiili ödeme günündeki rayice göre Türk parası ile ödenmesini isteyebileceği kabul edilmiştir. Alacaklı (davacı) dava dilekçesi ile 16.500 GBP'nin davalının hesabına gönderildiği 03.08.2006 tarihindeki rayici üzerinden hesaplanacak Türk Lirası karşılığının ödenmesini talep etmiştir.6100 sayılı HMK'nun 26.maddesinin 1.fıkrasında; “Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.” hükmü yer almaktadır.Yasanın bu açık hükmünden de anlaşılacağı üzere hâkim, iki tarafın iddia ve savunmaları ile bağlı olup talepten fazlasına veya başkasına hükmedemezAnılan madde hükmü gereğince, taleple bağlılık ilkesi göz önüne alındığında, 16.500 GBP'nin davalının hesabına gönderildiği 03.08.2006 tarihindeki rayici üzerinden hesaplanacak Türk Lirası karşılığına hükmedilmesi gerekirken, talep dışına çıkılarak davalının temerrüde düştüğü 09.10.2010 tarihindeki rayici üzerinden hesaplanacak Türk Lirası karşılığına hükmedilmesi doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 14.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.