Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4344 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 19742 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : ANKARA 5. TÜKETİCİ MAHKEMESİTARİHİ : 09/10/2012NUMARASI : 2012/182-2012/1026 Taraflar arasında görülen elektrik aboneliği tesisi davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde; Keçiören ilçesi Yayla Mah..... ada ... nolu parsel üzerinde bulunan binanın 5/1 nolu bağımsız bölümün maliki olduğunu, binanın yapılışı sırasında müteahhit firmanın davalı kuruma olan borcu nedeniyle davalı idare tarafından elektrik aboneliği verilmediğini iddia ederek, geçici elektrik aboneliğinin sağlanmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile; İmar Kanunu'nun 31.maddesi ile Geçici 11.maddesinde sayılan şartların hiçbirisinin davaya konu yer ile ilgili yerine getirilmediğini, bu nedenle tedbiren dahi elektrik akışının sağlanmasının mümkün olmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir Mahkemece, davaya konu taşınmazın oturmaya elverişli olduğu, davacının doğalgaz hizmetinden yararlandığı ve geçici abonelik koşullarının oluştuğu anlaşılmakla davanın kabulü ile, geçici elektrik aboneliği tesisine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. İmar Kanunu'nun geçici 11.madde de; "Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihe kadar yapı (inşaat) ruhsatı alınmış ve buna göre yapılmış olup, kullanma izni verilmeyen ve alınmayan yapılara; yol, elektrik, su, telefon, kanalizasyon ve doğalgaz gibi altyapı hizmetlerinden birinin veya birkaçının götürüldüğünün belgelenmesi halinde, ilgili yönetmelikler doğrultusunda fenni gereklerin yerine getirilmiş olması ve bu maddenin yayımı tarihinden itibaren başvurulması üzerine, kullanma izni alınıncaya kadar ilgili mevzuatta tanımlanan ait olduğu abone grubu dikkate alınarak, geçici olarak su ve/veya elektrik bağlanabilir. Bu kapsamda, ilgili belediyeden dağıtım şirketlerine elektriğin kesilmesi talebinin söz konusu olması halinde, aboneliği iptal edileceğinden, su ve/veya elektrik bağlanması herhangi bir kazanılmış hak teşkil etmez. Ancak, yapı (inşaat) ruhsatı alınmış ve buna göre yapılmış olma şartı 12/10/2004 tarihinden önce yapılmış olan yapılarla ilgili olarak uygulanmaz. Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce yapılan abonelikler de ait olduğu gruba dönüştürülür." denilmektedir. Madde metninden anlaşılacağı üzere dava konusu yere geçici 11.maddenin yürürlük tarihi olan 26.07.2008 tarihinden sonra 20.08.2008 tarihinde yapı ruhsatı alındığı sabittir. 3194 sayılı yasanın 30 ve 31.maddesinde kullanma izni verilmeyen veya alınmayan yapıların izin alınıncaya kadar belediye hizmetlerinden ve tesislerinden faydalanamıyacakları belirtilmiştir. Yapı kullanma izni başlıklı 30.maddesinde; "Yapı tamamen bittiği takdirde tamamının, kısmen kullanılması mümkün kısımları tamamlandığı takdirde bu kısımlarının kullanılabilmesi için inşaat ruhsatını veren belediye... ve valilikten izin alınması mecburidir. Mal sahibinin müracaatı üzerine, yapının ruhsat ve eklerine uygun olduğu ve kullanılmasında fen bakımından mahzur görülmediğinin tespiti gerekir" denilmektedir. Kullanma izni alınmamış yapıların durumu ise 31.maddede düzenlenmiş olup; "İnşaatın bitme günü, kullanma izninin verildiği tarihtir. Kullanma izni verilmeyen ve alınmayan yapılarda izin alınıncaya kadar elektrik, su ve kanalizasyon hizmetlerinden ve tesislerinden faydalandırılmazlar. Ancak, kullanma izni alan bağımsız bölümler bu hizmetlerden istifade ettirilir."hükmü bulunmaktadır. Yukarıda açıklanan yasal düzenleme hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, yapı ruhsat tarihi (20.08.2008) itibariyle 3194 sayılı İmar Kanununun geçici 11.maddesinden davacının yararlanamayacağı açıktır. O halde mahkemece, geçici 11.maddenin kapsamında olmayan dava konusu taşınmaz için 3194 sayılı yasanın 30. ve 31.maddeye aykırı olacak şekilde bir istisna getirilerek geçici elektrik aboneliğinin tesisine ilişkin istemin kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 19.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.