Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4265 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 1017 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen suya vaki müdahalenin önlenmesi davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacılar vekili dava dilekçesinde; sığır pınarı mevkiinde, davacılara ait kadimden beri içme kullanma ve sulama suyu olarak kullandıkları kaynak sularının bulunduğunu, kaynağın önüne yaptıkları kaptaj vasıtasıyla sudan istifade ettiklerini, ancak, müvekkillerinin kaynağın yakın tarafına davalılar tarafından kepçe ile kazı yapma suretiyle su çıkarttıklarını, davalıların bu müdahalesi sonucunda müvekkillerine ait kaynakların çok azaldığını, sularının yetersiz kaldığı ileri sürülerek müdahalenin önlenmesini istenmiştir.Müdahil davacılar vekili dava dilekçesinde; davalıların yaptıkları müdahale nedeniyle köylerine ait çeşme suyunun iyice azalıp kuruma derecesine geldiği ileri sürülerek davalıların müdahalelerinin önlenmesi istenilmiştir.Mahkemece, davalılar tarafından yapılan kazı çalışmaları sonucunda; davacılara ait su kaynağının %10 oranında etkilendiği, müdahil davacılara ait kaynağın (çeşmenin) önemli ölçüde etkilediğinin jeoloji bilirkişi raporuyla sabit olduğu gerekçesiyle, davacıların davalarının kabulü ile davalılara ait ... mevkiinde bulunan 2 adet su gözesinden çıkan suyun 0,0046 Lt/saniyesinin davacılara tahsisine, müdahil davacılar yönünden ise, davanın kabulü ile davalıların müdahalesinin önlenmesine karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.Hükme esas alınan jeoloji bilirkişi raporunda; “davacıların ifadesine göre kendilerine ait kaynağın eskiden çamaşır makinesinin çalıştırdığını, şimdi ise çalıştırmadığını beyan ettiklerini, bu beyandan hareketle davacılara ait kaynak suyunun %10 oranında azaldığı kanaatinin hasıl olduğunu, müdahil davacı köyün kaynağının ise davalıların müdahaleleri sonucunda önemli ölçüde etkilendiği beyan etmiştir.Somut olayda; mahallinde 3 kişilik jeoloji mühendisi vasıtasıyla keşif yapılarak davalıların yaptıkları müdahale sonucunda davacıların kaynaklarının ne ölçüde etkilendiği tam ve sağlıklı olarak tesbit edilip bu etkilenmeye göre, gerekiyorsa su rejimi kurulup sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yetersiz bilirkişi raporuna göre hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 13.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.