MAHKEMESİ : ŞANLIURFA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 28/05/2013NUMARASI : 2012/59-2013/260 Taraflar arasında görülen menfi tespit davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin Şanlıurfa ili, V.. İlçesi, E.. Köyünde 82 dönüm tarlası olduğunu, bu tarlaların sulamasını .. abone numaralı 100 kw'lık trafosundan karşılarken bu tesisi 2008 yılının aralık ayında söktüğünü, buna rağmen davalı elektrik idaresinin 12.06.2010 günü müvekkilinin köyde bulunmadığı sırada abonesiz ve sayaçsız elektrik kullanıldığı gerekçesiyle müvekkili aleyhine kaçak elektrik tutanağı tanzim ettiğini, oysa tutanak tarihinde müvekkilinin köyde herhangi bir sulama kuyusu veya trafosu bulunmadığını, davaya konu kaçak tespit tutanağının 160 kw'lık trafoya ilişkin olup abonesiz kullanımdan dolayı tutulduğunu, müvekkilinin ise 100 kw'lık trafo dışında köyde başka trafosu olmadığını iddia ederek; 12.06.2010 tarihli 46.283,61 TL bedelli kaçak elektrik tahakkukundan dolayı müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının süresi içinde itiraz etmeyerek fatura ve kaçak tahakkukunu zımnen kabul ettiğini, davacının abonesiz ve sayaçsız kaçak elektrik kullandığının tespiti üzerine tanzim edilen tutanak ve tahakkuk ettirilen borcun EPDK ve Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği esas alınarak düzenlendiğini savunarak; davanın reddini dilemiştir. Mahkemece benimsenen bilirkişi kurulu raporu doğrultusunda, davanın kısmen kabulü cihetine gidilerek; 46.283,61 TL'lik borcun 8.909,53 TL'lik kısmı dışında kalan 37.374,08 TL'lik kısmı yönünden davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm; taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Dava; kaçak elektrik kullanılmadığının tespiti istemine ilişkindir. . Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden; tarımsal sulama tesisinde bulunan trafo tesisi için sayaçsız ve abonesiz elektrik kullanıldığının tespit edilerek 12.06.2010 tarih 4170 sayılı görgü tespit tutanağı tanzim edildiği, bu tutanağa istinaden 12.06.2010 tarih ve 45766 sayılı kaçak elektrik tespit tutanağı düzenlendiği anlaşılmaktadır. Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği'nin kaçak elektrik tüketimine ilişkin 13/a maddesi "Dağıtım sistemine veya sayaçlara veya ölçü sistemine ya da tesisata müdahale ederek, tüketimin doğru tespit edilmesini engellemek suretiyle, eksik veya hatalı ölçüm yapılması veya hiç ölçülmeden veya yasal şekilde tesis edilmiş sayaçtan geçirilmeden mevzuata aykırı bir şekilde elektrik enerjisi tüketmesi kaçak elektrik tüketimi olarak kabul edilir." hükmünü içermektedir. Aynı yönetmeliğin 15.maddesinde; kaçak elektrik tespitinin, süresinin, tüketim miktarı hesaplamasının ve tahakkukun nasıl yapılacağını açıklamıştır. Somut olaya gelince, mahkemece bilgisine başvurulan bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen 11.02.2013 havale tarihli raporda; 3342 nolu elektrik abonesine ait iptal edilen 100 kva gücünde trafo ve tarımsal sulama kuyu tesisi ile 12.06.2010 tarihli tutanakta düzenlenen 160 kva gücündeki tarımsal sulama tesisinin aynı yer olmadığı, abonesiz ve sayaçsız kaçak elektrik tespit tutanağı düzenlenen yerin davacıya ait başka bir tarımsal amaçlı kuyu tesisi olduğu, 160 kva trafo bulunan tarımsal sulama tesisinde kaçak işlemi yapılmasının uygun olduğu, davacıya ait 154 ve .. nolu parsellere ilişkin toplam kaçak elektrik bedelinin 8.909,53 TL olduğu rapor edilmiştir. Her ne kadar davacı taraf 3342 nolu iptal edilen trafo ile 12.06.2010 tarihinde düzenlenen kaçak tespit tutanağındaki sulama tesisinin aynı yerler olmadığını beyan etmiş, bilirkişi kurulu da bu beyanı doğru kabul ederek dosya üzerinde yaptığı inceleme neticesinde bu iki yerin aynı olmadığı kanaatine vararak hesaplama yapmış ise de dosya içeriğinden bu iki yerin aynı yer olup olmadığı anlaşılamamaktadır. Diğer taraftan bilirkişi raporu kendi içerisinde çelişkili olup, davalı kurumun davacıdan olan alacağı net bir şekilde belirlenmemiştir. Hal böyle olunca mahkemece, öncelikle tutanağı tutan görevliler hazır bulundurularak mahallinde keşif yapılmak suretiyle davacının 3342 abone numaralı iptal edilen trafo tesisi ile 12.06.2010 tarihinde düzenlenen kaçak tespit tutanağındaki sulama tesisinin aynı yerler olup olmadığı hususu üzerinde durulması, ardından yeniden oluşturulacak uzman bilirkişi kurulu eliyle davalı şirketin davacı taraftan isteyebileceği kaçak elektrik bedelinin Elektrik Tarifeleri Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği ve bu yönetmelik gereğince yayımlanan usul ve esaslarda açıklanan yönteme göre belirlenmesi, daha sonra tüm delillerler değerlendirilerek hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirmeyle yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı görülmüş, bu husus bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 17.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.