MAHKEMESİ : GAZİOSMANPAŞA 3.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 27/12/2011NUMARASI : 2007/508-2011/754 Taraflar arasında görülen menfi tespit davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davada; davacı aleyhine elektrik idaresince tahakkuk ettirilen 08.04.2002 tarihli 2.388,80 TL bedelli, 01.07.2002 tarihli 5.208,19 TL bedelli, 06.10.2005 tarihli 21.790,10 TL bedelli faturalardan dolayı borçlu olunmadığının tespiti ile faturaların iptali talep edilmiştir. Davalı elektrik idaresi vekili, davacının kaçak elektrik kullandığının tespit edildiğini, davaya konu faturaların bu nedenle tahakkuk ettirildiğini, davacının fatura bedellerini ödememesi nedeniyle hakkında icra takibi başlatıldığını, takibe itiraz edilmemesi nedeniyle takibin kesinleştiğini, davanın zamanaşımına uğradığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini dilemiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, 07.03.2002 tarihli tutanağa istinaden 359,48 TL, 26.04.2002 tarihli tutanağa istinaden 1.802,66 TL, 26.09.2005 tarihli faturaya istinaden 15.253,08 TL olmak üzere toplam 17.415,22 TL borçlu olunduğunun,11.921,87 TL borçlu olunmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kaçak elektrik kullanımı nedeniyle tahakkuk ettirilen 2 fatura ile normal tüketim nedeniyle tahakkuk ettirilen bir fatura olmak üzere toplam 3 fatura bedelinden borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Uyuşmazlık, davacının kaçak elektrik kullanıp kullanmadığı, davalı kurum tarafından tahakkuk ettirilen 3 ayrı faturadan dolayı borçlu olup olmadığı, borçlu ise ne miktarda borçlu olduğu hususunda toplanmaktadır. Dosya kapsamından; davaya konu işyerinde 07.03.2002 tarihinde yapılan kontrol sırasında, sayaçsız, tevzi kutusundan uçları direk bağlanmak suretiyle elektrik kullanıldığının tespit edildiği, tutanak tutularak 2.338,80 TL bedelli fatura tahakkuk ettirildiği, 26.04.2002 tarihinde aynı yerde yapılan incelemede idareye kayıtsız sayaçtan elektrik kullanıldığının tespit edildiği, 5.208,18 TL bedelli fatura tahakkuk ettirildiği, aynı adreste 19.11.2003-26.09.2005 arası dönemi kapsayan tüketim karşılığı olarak 06.10.2005 son ödeme tarihli 21.790,00 TL bedelli fatura tahakkuk ettirildiği, davacının fatura bedellerini ödemediği anlaşılmaktadır. Mahkemece bilgisine başvurulan elektrik mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen raporda, davalı elektrik idaresinin hesapladığı tüketim değerlerinin ihtilafsız dönem tüketimlerinin yaklaşık 7 katı olduğu, bu nedenle kaçak elektrik tüketim hesaplaması yapılırken ihtilafsız dönem değerlerinin ortalamasının alınmasının daha doğru olacağı belirtilerek bu doğrultuda hesaplama yapılmış, reaktif tüketime ait bilgiler ibraz edildiği takdirde ek rapor hazırlanacağı belirtilmiştir. Davalı tarafça 07.03.2002 ile 26.09.2005 tarihleri arasındaki reaktif tüketim belgeleri dosyaya ibraz edilmiş, bunun üzerine alınan ek raporda tüm kaçak kullanımlara ilişkin hesaplamaların tek terimli aktif enerji tarifesi üzerinden yapıldığı gerekçesiyle reaktif bedel üzerinden hesaplama yapılmayacağı açıklanmış, mahkemece bu rapor benimsenerek, rapor doğrultusunda karar verilmiştir. Hal böyle olunca mahkemece; tutanak tarihinde yürürlükte bulunan Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği ve yönetmelik hükümleri gereği yayınlanan usül ve esaslara göre davalı tarafın davacıdan istemekte haklı olduğu gerçek alacak miktarının 3 kişilik bilirkişi heyetinden alınacak teknik rapor ile duraksamasız belirlenmesi, ardından tüm deliller birlikte değerlendirilerek hasıl olacak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yasal düzenlemelere aykırı şekilde düzenlenmiş yetersiz bilirkişi raporu benimsenerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 17.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.