MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİDava dilekçesinde 4335 TL tazminatın yasal faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı idare vekili dilekçesinde, davalının orman alanı içinde tarla açıp sürmek suretiyle idare zararına sebebiyet verdiğini beyan ederek, 4335 TL. tazminatın suç tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı hakkında yapılan ceza yargılaması sırasında alınan bilirkişi raporunda, “Dava konusu alan üzerinde herhangi bir orman bitki örtüsünün söküldüğüne ve kaldırıldığına dair belge elde edilemediği, bu nedenle de orman idaresinin bir zararı bulunmayıp, tazminat hesabının yapılmadığı “ifade edilmiş, yerel mahkeme tarafından, yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılmayıp, ceza dosyasındaki bu rapor esas alınarak ve ceza davasının sonucu da beklenmeksizin, davanın reddine karar verilmiştir. Davalı hakkında yapılan ceza yargılaması neticesinde, davalının orman suçu nedeni ile mahkumiyetine ve davacı idarenin tazminat ve ağaçlandırma gideri konusunda hukuk mahkemesinde dava açmada muhtariyetine karar verilmiştir. 6831 sayılı Orman Yasası’nın 114. maddesinde “Her türlü orman suçları ile tahrip olunan veya yakılan sahalar için, bu Kanunda yazılı tazminattan başka ayrıca, ağaç cinsine göre cari yıl içindeki mahalli birim saha ağaçlandırma gideri esas tutularak ağaçlandırma masrafına da hükmolunur.” denilmektedir.Davaya konu orman vasfında olduğu tespit edilen yere davalı tarafından açma yapılıp, buğday ve arpa ekilerek işgal ve faydalanmanın sürdüğü bu şekilde doğal orman örtüsünün oluşumunu engellediği sabittir.Davalının ağaç kestiği belirlenememiş ise de; orman boşluğunu sürmek ve ekmek suretiyle orman örtüsüne zarar verdiği de anlaşılmaktadır. Bu durum, Orman Yasasına aykırılık ve hukuki açıdan bir haksız eylem teşkil etmektedir. Tazminat sorumluluğu açısından, zarar kapsamı belirlenirken 10.6.1968 gün ve 1/12 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında da belirtildiği üzere, Orman Yasasının amacı (ormanları koruma ve idame amacı) gözetilmelidir. Bu bağlamda, mahkemece; orman bitki örtüsünün davalı tarafından yok edilerek davacı idareye zarar verilmiş olması nedeniyle, (Orman Kanununun 114.maddesi uyarınca) bu zararın kapsamı ve miktarı bilirkişiye hesaplattırılıp, oluşacak sonuç doğrultusunda tazminata hükmedilmelidir. Öyle ise mahkemece, bu ilke ve esaslar gözetilerek, bilirkişiden zarar konusunda rapor alınıp, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 12.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.