Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3904 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 10667 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : VEZİRKÖPRÜ 2. ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİTARİHİ : 06/02/2014NUMARASI : 2012/653-2014/17Taraflar arasındaki eşya alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili dilekçesi ile; müvekkiline ait 6 adet burma bilezik ile 14 adet çeyrek altının düğünden hemen sonra davalı kocası tarafından geri verilmek üzere alındığı ancak geri verilmediği iddia edilerek, bu ziynet eşyalarının aynen iadesi olmazsa kararın kesinleştiği tarihteki rayiç bedelinin tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili duruşmada verdiği beyanla; Yargıtay içtihatlarına göre takıların üzerinde taşınmasının karine olduğu, aksinin ispatının davacı kadına düştüğünü savunarak davanın reddini dilemiştir.Mahkemece; davanın kabulü ile 6 adet burma bilezik ve 14 adet çeyrek altının davalı tarafından davacıya aynen iadesine aynen iadesi mümkün değil ise toplam değeri olan 10.220TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak;Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297.maddesi (HUMK.388.md), hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yükletilen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında ; açık şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesini emredici kural olarak getirmiştir. İstem hakkında karar verilirken istenilen eşyaların her biri hakkında verilen hükümle taraflara yükletilen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında birer, birer, açık,şüphe ve infazda tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir. Mahkemece hüküm kısmında bedelinin tahsiline karar verilen ziynet eşyalarının cins, nitelik, miktar (gram ve ayarı) ve değerlerinin ayrı ayrı gösterilmesi gerekirken infazda tereddüt yaratacak şekilde hüküm tesisi doğru değildir. Hükme esas alınan bilirkişi raporuna bakıldığında da tespit edilen ziynet eşyalarının gramının belirtilmediği anlaşılmaktadır.O halde mahkemece yapılacak iş; tespit edilen ziynet eşyalarının gram, ayar ve niteliklerinin tespiti için kuyumcu bir bilirkişiden yeniden rapor alınarak sonucuna göre infaza elverişli bir hüküm kurmak olmalıdır.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 11.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.