MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasındaki çekişmenin önlenmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı dava dilekçesi ile; faturaları ödeme sıkıntısı olunca, davalı kurumun içme suyu pompalarında kullanılan elektriği haber vermeden kestiğini, köy halkının içme suyuna muhtaç kaldığını, temizlik yapılamadığını, salgın hastalık olacağını ileri sürerek; çekişmenin önlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, cevap dilekçesi ile; borcunu ödemeyen abonenin elektriğinin kesilmesinin yasal olduğunu belirterek; davanın reddini istemiştir .Mahkemece; davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir .Taraflar arasında imzalanan 08/12/2010 tarihli sözleşmenin 5/d maddesinde; “müşteriye tahakkuk ettirilen fatura bedeli belirtilen son ödeme tarihine kadar ödenmediği takdirde son ödeme tarihini izleyen 5 iş günü (dahil) içerisinde müşteriye 1 kez daha bildirimde bulunulur, bu bildirime rağmen fatura bedeli bildirimi takip eden 5 iş günü (dahil) içerisinde ödenmediği takdirde müşterinin elektriği kesilir“ düzenlemesi yer almaktadır.Davacı yan, yargılamanın başından sonuna kadar elektriğin haber verilmeksizin kesildiğini ileri sürdüğü halde, mahkemece; taraflar arasındaki sözleşmenin 5/d maddesinde düzenlenen bildirimin yöntemine uygun şekilde yapılıp yapılmadığı araştırılmaksızın hüküm verilmiştir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetli bulunmamıştır.Ayrıca, yargılama sırasında, davacı yan, borcun ödendiğini ileri sürerek, buna ilişkin belgeler sunmuştur, mahkemece, bu belgeler de değerlendirilmeksizin hüküm oluşturulmuştur .Mahkemece; belirtilen iki konunun aydınlatılması gerekirken eksik inceleme, yanılgılı değerlendirme ve yasal olmayan gerekçeler ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 14.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.