MAHKEMESİ : LAPSEKİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 23/05/2013NUMARASI : 2013/3-2013/125 Taraflar arasında görülen menfi tespit davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dilekçesinde; müvekkili olan davacının tarımsal sulama abonesi olduğu, kaçak elektrik kullandığı gerekçesi ile 7827 TL kaçak tahakkuku ve 1936 TL ek tahakkuk yapıldığını beyan ederek, davacının bu borçlardan sorumlu olmadığının tespitine karar verilmesi talep ve dava edilmiştir. Davalı savunmasında; tutulan tutanağın ve yapılan işlemlerin mevzuata uygun olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dosyada mevcut bilirkişi raporunun incelenmesinden; "sayacın okunduğu 16.10.2012 tarihinde sayaca müdahale edildiğine ilişkin bir tespitin olmaması, bu tarihler ve sonrasında meyve bahçesinin sulanmaması gibi durumlar gözönüne alındığında, kaçak elektrik kullanılmadığı sonucuna varıldığı" anlaşılmıştır. Mahkemece, bu rapor esas alınarak davanın kabulüne karar verilmiştir. Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 13.maddesinde; "Gerçek veya tüzel kişiler tarafından, dağıtım sistemine veya sayaca veya ölçü sistemine ya da tesisata müdahale edilerek, tüketimin doğru tespit edilmesini engellemek suretiyle, elektrik enerjisinin eksik veya hatalı ölçülerek veya hiç ölçülmeden veya yasal şekilde tesis edilmiş sayaçtan geçirilmeden mevzuata aykırı bir şekilde tüketilmesi, kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edilir." denilmektedir. Dosyada mevcut, 19.10.2012 tarihli kaçak elektrik tutanağında; "Sayacın yapılan kontrolünde, R ve T fazlarının gerilim kancalarının gevşek ve kancaların temas etmez durumda olduğu (kancaların açık olduğu) tespit edildi. Ayrıca, sayacın dış gövdesinde iki adet mıknatısın yapıştırılmış olduğu" tespitinin yapıldığı anlaşılmıştır. Kaçak tutanağı içeriği esas alındığında, sayaca bir müdahalenin yapıldığı açıktır. Öyle ise mahkemece; kaçak elektrik tutanağının aksi sabit oluncaya kadar geçerli bulunan resmi belgelerden olduğu kabul edilip, mahallinde keşif yapılıp, zabıt mümzilerinin de keşif sırasında dinlenilip, diğer yandan davacı hakkında dava konusu eyleme ilişkin açılmış bulunan ceza davasının bulunup bulunmadığı da araştırılarak, ortada kaçak kullanım bulunmadığının kesin olarak saptanması durumunda, şimdiki gibi davanın kabulüne karar verilmesi, aksi takdirde hasıl olacak sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 11.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.