Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 3742 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 19828 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ : ANKARA 19. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 16/05/2013NUMARASI : 2012/349-2013/279 Taraflar arasında görülen menfi tespit davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davalı vekili tarafından istenilmekle; taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde temyiz eden davalı vekili Av.G.. T.. geldi. Aleyhine temyiz olunan davalı vekili Av.M.. Ç.. geldi. Gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00'e bırakılması uygun görüldüğünden, belli gün ve saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dava dilekçesinde; Ankara 10.İcra Müdürlüğünün 2012/3419 sayılı icra takip dosyası ile 200.000,00 TL asıl alacak ve 1.577,78 TL işlemiş faiz olmak üzere 201.577,78 TL alacak üzerinden kambiyo senetlerine özgü icra takibi yapıldığı, kiracısı olan davalıya borçlu olmadığının tespitine ve %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava konusu icra takibinin Ankara 3.İcra Hukuk Mahkemesinin 07/05/2013 tarihinde kesinleşen kararı gereğince iptal edildiği, icra takibi iptal edilmek ile iş bu davanın konusuz kaldığı gerekçesi ile davanın reddine, davalı dava açılmasına sebep olduğundan bahisle de yargılama gideri ve kötüniyet tazminatından sorumluluğuna karar verilmiş, hüküm, süresinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, kısa kararda kötüniyet tazminatı yönünden olumlu veya olumsuz bir hüküm kurulmamıştır. Sonradan yazılan gerekçeli kararda ise, icra inkar tazminatına hükmolunmuştur. Hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Kısa karar ile gerekçeli kararın hüküm fıkraları arasında çelişki bulunmaktadır.10.4.1992 gün 7/4 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca kısa karar ile gerekçeli kararın çelişik bulunması hali bozma nedeni oluşturmaktadır. Anılan İçtihat gereğince kısa kararla bağlı olmaksızın ve dosya münderecatına göre mahkemece bu hususlar gözönünde tutularak vicdani kanaate göre karar verilmelidir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 11.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.