MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen ecrimisil davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davacı vekili tarafından istenilmekle; taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde temyiz eden davacı vek.Av.... .. geldi. Aleyhine temyiz olunan davalılar ve vekili gelmedi. Gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için 06.03.2013 gününe bırakılması uygun görüldüğünden, belli günde dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü. Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde, davalıların ve dava dışı kişilerin hisseli olarak sahibi oldukları 1127 ada 1, 2, 3 parsel, 1139 ada 3, 4, 5 parselde kayıtlı arsa vasıflı taşınmazların dava dışı bir kısım hissedarların hissesinin müvekkili davacı tarafından 22.04.2009 tarihinde satın alındığını, davalıların ise müvekkilinin satın almış olduğu bu taşınmazlara çeşitli tesisler ve yapılar yapmak suretiyle haksız olarak işgal ettiklerini, davalılara ecrimisil ödenmesi için ... 21.Noterliğinin 14.10.2009 tarihli ihtarname gönderildiğini, davalıların ihtarnameye rağmen ecrimisil ödemesinde bulunmadıklarını, dava dışı bir kısım diğer hissedarlar tarafından müvekkili davacı aleyhine şufa davası açıldığını, şufa davasının kabul ile sonuçlandığını ve 15.09.2011 tarihinde kesinleştiği ileri sürülerek, müvekkilinin taşınmazı satın aldığı 22.04.2009 tarihinden şufa davasının kesinleştiği 15.09.2011 tarihleri arasındaki ecrimisil bedeli olan 193.098 TL'nin davalılardan tahsili talep ve dava edilmiştir.Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.Mahkemece, eldeki ecrimisil davası devam ederken taşınmazın diğer hissedarları tarafından davacı aleyhine açılan şufa davasının mahkememizin 2009/183 E.- 2011/222 K. sayılı ilamı ile kabulüne karar verildiğini, kararın 15.09.2011 tarihinde kesinleştiğini, davacının şufa davası sonucunda payı kalmadığından dava açma sıfat ve ehliyeti bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Somut olayda, hükmün gerekçe kısmında geçen şufa davası dosyası dosya içersinde bulunmamaktadır. Ancak, şufa bedelinin (satış parası ve giderlerinin) mahkeme veznesine yatırıldığı tarihten sonrası için (şufa hakkına konu olan payın nefi ve hasarının alıcıya intikal etmiş olması nedeniyle) kullanım kötü niyetli olmadığından ecrimisele hükmedilemez. Şayet, ecrimisil şartlar oluşmuş ise, ancak dava konusu parsellerdeki hisselerin eldeki davanın davacısı (şufa davasının davalısı) ... adına kaydedildiği tarihten başlamak üzere, şufa bedelinin mahkeme veznesine yatırıldığı tarihe kadar geçen süre için ecrimisile hükmedilebilir. Mahkemece, yazılı şekilde eksik inceleme ve araştırma sonucunda hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. O halde mahkemece yapılacak iş, şufa dosyasının celb edilip incelenerek, yukarıdaki açıklanan ilkeler ışığında değerlendirme yapılarak sonucuna göre hüküm kurulmalıdır.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davacı taraf için duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre takdir edilen 990 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacı tarafa verilmesine ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 06.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.