Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3715 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 3551 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasındaki vasiyetnamenin iptali davası üzerine mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacılar tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacılar dava dilekçesinde; 1928 doğumlu muris babalarının 26.01.2011 tarihinde vefat ettiğini, murisin kandırılarak 25.09.2008 tarihinde vasiyetname düzenlendiğini; murisin çok yaşlı olduğunu, kulaklarının duymadığımı, astım hastası olduğunu, kandırılabilecek durumda olduğunu, vasiyetnamedeki el yazısının da murise ait olmadığını; vasiyetnamenin tebliğ edilmediğini, vasiyetnamenin tenfizi dosyası ile vasiyetnameden haberdar olduklarını belirterek; vasiyetnamenin iptalini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, cevap dilekçesinde; davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını, murisin vasiyetname yapmaya ehil olduğunun noter gözlemi ve aile hekimi raporu ile sabit olduğunu, imzaların noter önünde atıldığını savunarak; davanın reddini istemiştir.Mahkemece; tüm dosya kapsamından miras bırakanın temyiz kudretine haiz olduğu, vasiyetnamenin tüm şekil şartlarına uygun olduğu gerekçesi ile, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir.Dava konusu uyuşmazlık, murisin vasiyetnamenin düzenlenmesi sırasında ehliyetsiz olduğu ve vasiyetnamenin şekil şartlarına da uygun olmadığı iddiasına dayalı olarak vasiyetnamenin iptali talebine ilişkindir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, somut olayda; davacı taraf, vasiyetnamenin düzenlendiği tarihte murisin çok yaşlı olduğunu, kandırılabilecek durumda olduğunu, kulaklarının duymadığını belirterek, vasiyetnamenin ehliyetsizliğe dayalı olarak iptalini talep etmektedir. Fiil ehliyeti yokluğu; yaş küçüklüğü, akıl hastalığı, akıl zayıflığı, sarhoşluk gibi salt biyolojik nedenlere değil, aynı zamanda bilinç, idrak, irade gibi psikolojik unsurlara da bağlı olduğundan, akıl hastalığı, akıl zayıflığı gibi biyolojik ve buna bağlı psikolojik nedenlerin belirlenmesi, çok zaman hâkimlik mesleğinin dışında özel ve teknik bilgi gerektirmektedir. Hele fiil ehliyetinin nisbi bir kavram olması, kişiye, eylem ve işleme göre değişmesi bu yönde en yetkili sağlık kuruluşu olan Adli Tıp Kurumundan rapor alınmasını da zorunlu kılmaktadır. Esasen TMK.nun 409/2.maddesinde de, akıl hastalığı veya akıl zayıflığının bilirkişi raporu ile belirleneceği hüküm altına alınmıştır.Şu durumda, ehliyetsiz olduğu ileri sürülen mirasbırakanın vasiyetname tarihine yakın günlerde ve sonrasında tedavi görüp görmediği hususunda tarafların bilgisine başvurularak varsa doktor raporları, hasta müşahede kâğıtları ve film grafilerinin eksiksiz getirtilmesi, sonrasında işlem tarihinde mirasbırakanın fiil ehliyetinin olup olmadığının tesbiti için Adli Tıp Kurumundan rapor alınması gerekmektedir.O halde mahkemece, davacı tarafın tüm delilleri toplanarak, varsa murise ilişkin tüm hastane kayıtları, rapor, film vs celbedilerek, ehliyetsizlik iddiası yönünden, işlem tarihinde mirasbırakanın fiil ehliyetinin olup olmadığının tesbiti için Adli Tıp Kurumundan rapor alınarak, yapılacak yargılama neticesinde hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, murisin temyiz kudretine sahip olduğu belirtilse de bunu doğrular Adli Tıp Kurumu raporu olmadan eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 14.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.