Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3672 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 2904 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİTaraflar arasındaki geçici abonelik tesisi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı dilekçesinde; ...nolu taşınmazına (36597 ada 3 parsel) elektrik aboneliği talebinin davalı idarece taşınmazın iskan ruhsatının bulunmaması nedeniyle reddedildiğini belirterek, mağduriyetinin giderilmesi için geçici abonelik tesisine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili dilekçesinde; dava konusu taşınmazın yapı kullanma izin belgesinin bulunmadığını, statik rapor ve iskana müracaat yazısı ile birlikte başvuru yapıldığında abonelik işlemi yapılacağını, hesap kesme işlemi yapıldığında abonelik işlemlerinin yapılabileceğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece; ''...öncelikle dava konusu taşınmaz açısından, yapı ruhsat tarihinin 01.06.2007 olması nedeni ile, geçici 11. maddenin yürürlük tarihi olan 26.07.2008 tarihinden önce yapı ruhsatı alındığı için ruhsat tarihi şartı gerçekleşmiştir. İkinci olarak taşınmazın yapı ruhsatına ve fenni gereklere uygun yapıldığının ispatı gerekmektedir. Bunun içinde yapı ruhsatı, statik raporu veya bu nitelikte bir belgenin sunulması gerekmektedir. Ancak, sunulan bu belgenin aynı zamanda dava tarihinden önce düzenlenmiş bir belge olup, davacının dava açmadan önce kuruma başvurarak abonelik isteminde bulunduğu halde, isteminin reddi sonucu bu davanın açıldığının da ispatı gerekmektedir. Zira, Yargıtay 3. HD'si 27.2.2014 tarih 2013/18883 Esas- 2014/3061 Karar sayılı kararı ile, davadan önce başvuruyu bir ön şart olarak kabul etmiştir.Bu noktada keşif yapılarak bilirkişi raporu alınmış olsa da daha sonra istenen ek raporda da görüleceği üzere; bilirkişilerin yaptıkları "yüzeysel" inceleme ile binanın fenni gerekçe uygun yapıldığını ve elektrik bağlanmasında teknik olarak bir sakınca olmadığını söylemeleri mümkün değildir. Yeni keşif sonucu alınan bilirkişi raporu statik raporu veya aynı nitelikte bir belge olamayacağından geçici 11. maddedeki şartlar taşımamaktadır.Kaldı ki; bilirkişi raporu davadan sonra alınmakla, mevcut hali itibari ile dava tarihinde davacının haklı sayılması da mümkün olmadığından, dosyadaki belgeye dayanılarak geçici abonelik oluşturulamayacağı...'' gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Uyuşmazlık, geçici abonelik tesisi talep edilen konutun bulunduğu binanın statik raporunun bulunup bulunmadığı, varılacak sonuca göre geçici abonelik tesisinin mümkün olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.Bilindiği üzere, 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 30 ve 31. madde hükümlerine göre, yapı kullanma izin belgesi bulunmayan yerlerde abonelik tesisi mümkün olmayıp, dava konusu dairenin bulunduğu binanın yapı kullanma (iskan) izninin alınmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır.Uyuşmazlığın çözümünde öncelikle konuya ilişkin mevzuatın açıklığa kavuşturulması gerekmektedir.26.07.2008 tarihli Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 5784 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 25. maddesi ile 3194 Sayılı İmar Kanunu’na eklenen Geçici 11. madde;"Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihe kadar yapı (inşaat) ruhsatı alınmış ve buna göre yapılmış olup, kullanma izni verilmeyen ve alınmayan yapılara; yol, elektrik, su, telefon, kanalizasyon, doğalgaz gibi alt yapı hizmetlerinden birinin veya birkaçının götürüldüğünün belgelenmesi halinde, ilgili yönetmelikler doğrultusunda fenni gereklerin yerine getirilmiş olması ve bu maddenin yayımı tarihinden itibaren başvurulması üzerine, kullanma izni alınıncaya kadar ilgili mevzuatta tanımlanan ait olduğu abone grubu dikkate alınarak geçici olarak su ve/veya elektrik bağlanabilir. Bu kapsamda, ilgili belediyeden dağıtım şirketlerine elektriğin kesilmesi talebinin söz konusu olması halinde aboneliği iptal edileceğinden, su ve/veya elektrik bağlanması herhangi bir kazanılmış hak teşkil etmez. Ancak, yapı (inşaat) ruhsatı alınmış ve buna göre yapılmış olma şartı 12/10/2004 tarihinden önce yapılmış olan yapılarla ilgili olarak uygulanmaz." hükmünü içermektedir.Somut uyuşmazlıkta, binanın 01.06.2017 tarihli yapı (inşaat) ruhsatının bulunduğu, abonelik tesisi istenen dairenin doğalgaz aboneliği bulunduğu hususlarında ihtilaf bulunmamaktadır.Mahkemece yapılan keşif sonucu inşaat ve elektrik mühendisinden oluşan bilirkişi heyetinden alınan rapor ve ek raporda, binanın projesine uygun olarak inşa edildiği, statik açıdan tehlike yaratacak bir duruma rastlanılmadığı, halihazırda binada elektrik enerjisinin olduğu ve tüm binada elektriğin kullanıldığı, elektrik tesisatının yapıldığı ancak bir tesisatta bazı buat kapaklarının kapatılmadığı, daire içinde elektrik enerjisinden yararlanıldığı, daire içi elektrik tesisatının tekniğine uygun şekilde montajı yapılarak tamamlandığının görüldüğü, binanın tüm elektrik tesisatının yetkili bir elektrik tesisatçısı tarafından eksikliklerinin tamamlanması durumunda geçici aboneliğinin verilmesinde bir sakınca görülmediği belirtilmiştir.Dosyaya sunulan yapı denetim firmasınca düzenlenen yapı tatil zaptında ve... Belediyesi Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğü yazısında; davaya konu bağımsız bölümün bulunduğu bina inşaatının %100 oranında tamamlandığı anlaşılmaktadır..Bundan ayrı, dava konusu bağımsız bölümün bulunduğu binada bulunan 12. nolu daire hakkında verilen ve Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 2012/18681 E.- 2013/2839 K. sayılı kararı ile onanarak kesinleşen karar ile geçiçi elektrik aboneliği sağlandığı anlaşılmaktadır.Yukarıda yapılan açıklamaların ışığında, dava konusu bağımsız bölümün bulunduğu binanın yapı ruhsat tarihinin 01.06.2007 olması, dava konusu bağımsız bölümde ve binadaki başka bağımsız bölümlerde doğalgaz aboneliğinin bulunması, yapılan keşif ve alınan bilirkişi heyeti raporunda binanın projesine uygun olarak inşa edildiği, geçici elektrik aboneliği tesisi yönünde bir sakınca olmadığının belirtilmesi, binanın inşaatının tamamlanarak belediyecilik hizmetlerinden yararlanması, dairenin bulunduğu binada elektrik tesisatına ilişkin olarak yönetmelik uyarınca fenni gereklerin yerine getirildiğinin anlaşılması, İmar Kanununun geçici 11. maddesinde aranan şartların somut olayda gerçekleşmesi ve ayrıca aynı binadaki 12. nolu dairenin geçici elektrik aboneliğinin Yargıtay'ca onanarak kesinleşen karar ile sağlanması karşısında davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. (Aynı ilkeler Hukuk Genel Kurulunun 10.07.2013 günlü ve 2013/13-70 E.- 2013/1060 K. sayılı ilamında da benimsenmiştir.).SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 10.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.