Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3653 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 19867 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : ANKARA 16.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 11/07/2013NUMARASI : 2012/578-2013/393 Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının kuyu suyu aboneliği bulunmaksızın kaçak atık su ürettiğini ve bu suretle kaçak atık su kullandığını, başlatılan icra takibine itiraz ettiğini belirtilerek, itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini ve davalı lehine kötüniyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece kısa kararda; 1.031,80 TL asıl alacak 13,48 TL işlemiş yasal faiz olmak üzere 1.045,28 TL için davalının itirazının iptaline takibin Ankara 28 İcra Müdürlüğünün 2012/11581 sayılı dosyası üzerinden devamına, Asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, Fazlaya ilişkin talebin reddine, Davalı vekilinin kötü niyet tazminatı talebinin reddine, karar verildiği, gerekçeli kararda ise; 1.031,80 TL asıl alacak 13,48 TL işlemiş yasal faiz olmak üzere 1.045,28 TL için davalının itirazının iptaline, takibin Ankara 28.İcra Müdürlüğünün 2012/11581 sayılı dosyası üzerinden devamına, Asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, Fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verildiği anlaşılmaktadır. Kısa kararda davalı yanın talep ettiği kötüniyet tazminatının reddine karar verildiği halde, gerekçeli kararda bu konuda olumlu olumsuz bir karar verilmemiştir. Kısa karar ile gerekçeli kararın hüküm fıkraları arasında çelişki bulunmaktadır.10.04.1992 gün ve 1991/7 Esas-1992/4 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca kısa karar ile gerekçeli kararın çelişik bulunması hali bozma nedeni oluşturmaktadır. Anılan içtihadı birleştirme kararı gereğince, kısa kararla bağlı olmaksızın ve dosya münderecatına göre mahkemece bu hususlar gözönünde tutularak vicdani kanaate göre karar verilmelidir. Bozma nedenine göre, diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 10.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.