MAHKEMESİ : ÇEŞME SULH HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 12/06/2013NUMARASI : 2010/152-2013/294Taraflar arasında görülen alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R ITemyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davada; tarafların dava konusu taşınmazın davacıya satışı hususunda anlaştıkları, bu doğrultuda alıcı davacının, satıcı davalıya toplam 2.765,00 TL ödeme yaptığı, buna rağmen taşınmazın tapu devrinin yapılmadığı belirtilerek; fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmak suretiyle harici satış sözleşmesi uyarınca ödenen toplam 2.765,00 TL'nin haksız iktisap kuralları uyarınca davalıdan tahsili talep edilmiştir. Davacı taraf; 14.11.2012 tarihli ıslah dilekçesiyle talebini 8.743,00 TL artırarak 11.508,00 TL'ye yükseltmiştir. Mahkemece; davanın kabulü cihetine gidilerek;11.508,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm; davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, harici taşınmaz satışı nedeniyle ödenen paranın sebepsiz zenginleşme hükümleri doğrultusunda davalıdan tahsili istemine ilişkindir. Dava tarihinde yürürlükte bulunan HUMK’nın 4/2.maddesi gereğince; alacaklı kısmi dava açarken fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmuş ise alacağın tamamı çekişmeli demektir. Alacağın tamamı çekişmeli ise, mahkemenin görevi de dava edilen alacak miktarına göre değil alacağın tamamına göre belirlenir.Hal böyle olunca mahkemece; davacının fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak kısmi dava açtığı, bilirkişi incelemesi sonucunda da istemini ıslah ederek alacak miktarını 11.508,00 TL olarak açıkladığı, bu miktara göre de Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olmadığı gözetilerek, davaya görevli Asliye Hukuk Mahkemesi'nde bakılmak üzere görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı görülmüş, bu husus bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 10.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.