MAHKEMESİ : ÇAYKARA ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİTARİHİ : 26/06/2014NUMARASI : 2014/52-2014/263Taraflar arasındaki tedbir nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı dilekçesinde; davalı ile 28 yıldır ayrı yaşadıklarını, gelirinin bulunmadığını, Çaykara Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/23 esas 2008/123 karar sayılı 09/07/2008 tarihli ilamı ile hükmedilen 200,00 TL tedbir nafakasının ihtiyaçlarını karşılamadığını, paranın değer kaybettiğini, bu nedenle tedbir nafakasının aylık 700,00 TL'ye çıkartılmasını talep etmiştir.Davalı cevap dilekçesinde; davacının 25 yıl önce evi kendi rızası ile terk ettiğini, kendisinin emekli imam olduğunu, aylık 1.150,00 TL maaş aldığını, davacının 30,00 TL miktarında artış talep edebileceğini ve davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, davacının ilerleyen yaşı, herhangi bir gelirinin bulunmayışı gerekçe gösterilerek davanın kısmen kabulü ile 200,00 TL tedbir nafakasının aylık 250,00 TL'ye çıkartılmasına karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmi??tir. TMK. 186/3.maddesi uyarınca eşler birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve malvarlıkları ile katılırlar. Yasanın 195.maddesine göre de; evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmemesi veya evlilik birliğine ilişkin önemli bir konuda uyuşmazlığa düşülmesi halinde eşler ayrı ayrı veya birlikte hâkimin müdahalesini isteyebilirler. Aynı yasanın 197.maddesine göre de; eşlerden biri ortak hayat sebebi ile kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzuru ciddi biçimde tehlikeye düştüğü sürece ayrı yaşama hakkına sahiptir. Bu durumda, hâkim eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya ilişkin önlemi alır.Hal ve şartların değişmesi durumunda da, tedbir nafakasının arttırılmasına da karar verilebilirTarafların sosyal ve ekonomik araştırmasına göre; davacının ev hanımı olduğu, herhangi bir gelirinin ve gayrimenkulünün bulunmadığı, davalının ise emekli olduğu, aylık 1.000,00-1.200,00 TL gelirinin bulunduğu, kendisine ait evde oturduğu, Çaykara Tapu Müdürlüğünün yazısına göre 14 adet taşınmazda payının bulunduğu görülmektedir. Somut olayda; tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları günün ekonomik koşulları, davacının ihtiyaçları, tedbir nafakasının niteliği, tarafların birlikte yaşadıkları hayat seviyesinin ayrı yaşama halinde de korunması gerektiğinin gözetilmesi, aradan geçen zaman içerisindeki ekonomik göstergelerdeki değişiklik davalının belirlenen gelir durumu nazara alındığında, hükmolunan (artırılan) nafaka miktarı az olup, TMK'nun 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bulunmamış olup, hükmün bu nedenlerle bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 04.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.