MAHKEMESİ : ELAZIĞ 1.AİLE MAHKEMESİTARİHİ : 04/10/2012NUMARASI : 2012/281-2012/673 Taraflar arasında görülen alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili, davalı H.. A..'un oğlu H.. A.. tarafından 02.10.2002 tarihinde müvekkili bankada gerçekleştirilen hırsızlık olayında 4700 Doların alınarak bankanın zarara uğratıldığını, davalının reşit olmayan kişinin eyleminden aile reisi ve velisi sıfatıyla sorumlu olduğunu ileri sürerek, 6.700,00 TL (4700 USD) zararın eylem tarihinden itibaren banka mevduat faiziyle birlikte davalıdan alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı H.. A.. beyanlarını sunmadığı gibi duruşmaya da katılmamıştır. Dahili davalı H.. A.., davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulü ile 4700 USD karşılığı 6,700,00 TL'nin suç tarihi olan 02.10.2012 tarihinden itibaren işleyecek banka mevduat faiziyle birlikte davalı (dahili davalı) dan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm dahili davalı tarafından temyiz edilmiştir. Talep, dahili davalı H..'in davacı bankadan çalmış olduğu 4700 USD (6.700,00 TL) paranın, diğer davalı babası H..'ten tahsiline ilişkin alacak davasıdır. Somut olayda, dahili davalı H..'in davalı H..'in oğlu olduğu, H..'in 10.05.1986 doğumlu olup, olay tarihi olan 02.10.2012 tarihinde reşit olmadığı, ancak davanın açılma tarihi olan 10.05.2012 tarihinde reşit olduğu, dava açıldığı tarihte H..'in babası olan davalı Hamit'in hayatta olmadığı, 10.10.1998 tarihinde öldüğü anlaşılmıştır. Davanın, haksız fiil faili H..'e karşı Asliye Hukuk Mahkemesinde açılması ve yargılamanın bu mahkemece yapılması gerekirken; dava, dava tarihinde hayatta olmayan H..'in babası H..'e karşı Asliye Hukuk Mahkemesinde açılmış olup, Elazığ 1.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2003/467 esas-2009/395 karar sayılı görevsizlik kararı üzerine dosyanın aile mahkemesine gönderildiği, aile mahkemesince yargılama yapıldığı ve hüküm kurulduğu anlaşılmıştır. O halde, mahkemece davacının talebinin Aile Hukukundan kaynaklanmadığı gözetilip, öncelikle görev hususunun düşünülmesi gerekmektedir. Mahkemece, görev hususunun kamu düzenine ilişkin bir usul hukuku kuralı olduğu ve taraflarca ileri sürülmese bile yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilmesi gerektiği dikkate alınarak, görev yönünden davanın reddi gerekirken, uyuşmazlığın esası hakkında yargılama yapılıp yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 05.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.