Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3322 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 19002 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : ANKARA 5. AİLE MAHKEMESİTARİHİ : 05/06/2013NUMARASI : 2012/600-2013/763 Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dilekçesinde, müvekkili olan davacıların nafaka alacaklısı olduğunu, lehlerine hükmolunan nafaka bedelinin tahsili amacı ile davalı nafaka yükümlüsü aleyhine icra takibi yaptıklarını, davalının da bu takibe itirazda bulunduğunu beyan ederek, itirazın iptali ile % 40 inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı savunmasında, nafaka borcuna mahsuben 9.945 TL ödeme yaptıklarını, bu ödemenin dikkate alınmadığını beyan etmiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 9.945 TL alacağa yönelik itirazın kaldırılmasına ve takibin devamına karar verilmiştir. Dava konusu uyuşmazlık, nafaka alacağının tahsili talebine ilişkin olup, davalı nafaka yükümlüsü tarafından 9.945 TL nafaka bedeli ödendiği konusunda taraflar arasında bir ihtilaf bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, davalı aleyhine yapılan icra takibinde, ödenen 9945 TL' nin mahsuh edilip edilmediği noktasında toplanmaktadır. Davacı taraf, ödenen bu bedelin mahsup edildikten sonra, bakiye kalan nafaka alacağının tahsilinin istendiğini iddia etmekte, davalı taraf ise, takip konusu yapılan alacaktan bu bedelin mahsup edilmediğini savunmaktadır. Yargılama sırasında bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Görüşüne başvurulan bilirkişi avukat olup, bu konuda ehil olmadığı gibi, verdiği rapor da hatalı ve Yargıtay denetimine elverişli değildir.Kaldı ki; mahkeme tarafından bu rapor esas alınmamış, kendisi hesaplama yapmak suretiyle karar vermiştir. Öyle ise mahkemece, bu ilkeler gözetilerek, konusunda uzman hesap bilirkişisinden rapor alınıp, davacıların davalıdan ne kadar nafaka alacaklarının bulunduğu, ödenen 9.945 TL 'nin ödeme zamanı dikkate alınarak, takip konusu alacaktan mahsup edilip edilmeyeceği, eğer edilecek ise, bakiye nafaka alacağının tespit edilip, böylelikle de davalının sorumlu olduğu nafaka tutarının belirlenmesinden sonra, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 04.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.