Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 329 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 20721 - Esas Yıl 2009





MAHKEMESİ : ADANA 2. SULH HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 13/02/2009NUMARASI : 2008/823-2009/189Dava dilekçesinde 2.908,00 TL alacağın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dilekçesi ile; müvekkili şirketin, davalıların ithal edip dağıtımını yaptığı motosikletin perakende satıcılığını yaptığını, davanın konusunu teşkil eden motosikleti Ergin Başyiğit adlı kişiye sattığını; bu kişinin motorun arızalı çıkması nedeniyle Adana 2. Tüketici Mahkemesinde açtığı dava sonucunda; davanın kabulü ile ayıplı malın iadesine, motosiklet bedelinin davacıya ödenmesine karar verildiğini; müvekkili tarafından, toplam 2908 TL’nin adı geçene ödendiğini ve davalılara ihtarname gönderilerek yatırdıkları bedelin ödenmesini ve ayıplı motosikletin iade alınmasını istediklerini; davalıların parayı ödemediklerini, ayıplı malı da iade almadıklarını, böylece temerrüde düştüklerini; dava konusu olayda müvekkilinin hiçbir kusurunun olmadığını, satılan motosikletin 30 günlük tamir süresi içinde parçalarını temin etmeyen, tamirini yapmayan davalıların kusurlu olduğunu iddia ederek; fazlaya ilişkin hak saklı kalmak kaydıyla 2908 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalılar, motorun tamiri için gerekli parçaların zamanında temin edildiğini savunarak; davanın reddini istemişlerdir.Mahkemece; “Taraflar arasında satış ve teminat kapsamı ile ilgili herhangi bir sözleşme olmadığı, davacının davalıya ait araçları satmaya yetkili olduğu, satılan malın ayıplı olması nedeniyle mahkeme kararı ile malın iadesine bedelin ödenmesine karar verildiği; ancak, davalının 25.01.2007 tarihli belgeye göre yedek parçaları süresinde teslim ettiği anlaşılmıştır. Kaldı ki, davacı taraf teslim belgesindeki imzayı inkar etmemektedir. Bu belge karşısında olaydan davalının sorumlu olduğu düşünülemez…gerekçesiyle” davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.Her ne kadar, mahkemece; 25.01.2007 tarihli belgeye göre, motorun tamiri için gerekli yedek parçaların teslim edildiği; bu nedenle davalının sorumlu olmadığı belirtilmiş ise de; davacı şirketin parçaları teslim aldığı (25.01.2007) tarihinde motoru satın alan 3. kişinin, motorun tamir edilmediğini ileri sürerek Tüketici Mahkemesinde dava açtığı anlaşılmaktadır. Kesinleşen mahkeme kararının gerekçesinde de, dava konusu aracın ayıplı olduğu, değiştirilen parçaların 30 iş günü aşılarak yapıldığı, davacının davasında haklı olduğu belirtilmektedir. Tüketici Mahkemesindeki yargılama sonucunda, 30 günlük süre de motorun tamir edilmediğinin tespit edilmiş olmasına göre, ayıplı mal satışından dolayı davacı şirketin kusurundan bahsedilemez.Mahkemece, dava konusu ayıplı malı, garanti kapsamında öngörülen 30 günlük süre içerisinde tamirini gerçekleştirmeyen davalıların sorumluluğu yoluna gidilmesi gerekirken; yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 19.01.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.