Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3218 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 16952 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : ŞANLIURFA 2. AİLE MAHKEMESİTARİHİ : 02/06/2014NUMARASI : 2013/529-2014/412Taraflar arasındaki tedbir nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili dava dilekçesi ile davalının başka bir hanımla birlikte yaşadığını belirterek davacı yararına aylık 1.000.00 TL tedbir nafakasına karar verilmesini talep etmiştir.Davalı cevap dilekçesi ile davanın reddini istemiştir.Mahkemece davalının aylık 250.00 TL tedbir nafakası ödemesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.TMK.nun 197.maddesi uyarınca, ayrı yaşamakta haklı olan eş diğerinden tedbir nafakası talebinde bulunabilir. Tedbir nafakasının niteliği ve yasal düzenleme gereği karı-koca birliğin giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır(TMK.md.186/son).Nafaka takdirinde, tarafların ekonomik durumları tam ve sağlıklı araştırılıp, gerçekleşen ekonomik ve sosyal durumlarına ve TMK 4.md. vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bir miktar nafakaya hükmedilmelidir.Somut olayda dosyada yeralan ekonomik sosyal durum araştırma yazılarına verilen cevaplardan davacının ev hanımı olduğu,baba evinde kaldığı, davalının asgari ücretle inşaat işçisi olarak çalıştığı, çocukların davalı baba yanında kaldıkları anlaşılmaktadır.Dinlenen tanık beyanlarında davalının inşaat kalıpçısı olarak çalıştığı bildirildiği halde mahkeme tarafından davalının bu işten elde ettiği gelirin araştırılmadığı, eksik inceleme ile karar verildiği görülmüştür.Mahkemece; davalının elde ettiği tüm gelir miktarı saptanarak, tespit edilen sosyal ekonomik durumuna göre TMK md. 4'de vurgulanan hakkaniyet ilkesi uyarınca karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile az miktarda tedbir nafakası takdiri isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 02.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.