Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3131 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 1741 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde 50.857,00 TL'nin güncel değer üzerinden yasal faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili ile 8 adet toplam 319.143,00 TL bedelli çeklerin bedelsiz kaldığının tespiti istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R ITemyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı firmanın sahibi olduğu tapuda kayıtlı arsa üzerinde bulunan ''....'' isimli sitedeki villalardan 4 numaralı villanın satın alınması hususunda tarafların sözlü olarak anlaştıklarını, satış bedeli olarak davalı tarafa ayrı ayrı 15 adet toplam 370.000,00 TL bedelli çek verildiğini, çeklerin davalıya tesliminden sonra tarafların satıştan vazgeçtiklerini ancak davalı satıcının, söz konusu bu çeklerden 7 adette toplam 50.857,00 TLlik kısmı tahsil ettiğini, kalan 8 adet toplam 319.413,00 TL bedelli çekleri ise tahsil etmeden elinde tuttuğunu belirterek taraflar arasında yapılan geçersiz sözleşme gereğince davalı tarafından tahsil edilen 50.857 TL bedelin, denkleştirici adalet kuralı gereği ortaya çıkacak değeri üzerinden yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davalı elinde bulunan 8 adet çekin bedelsiz kaldığının tespitine karar verilmesi talep ve dava edilmiştir. Davalı vekili; geçersiz sözleşmeye istinaden söz konusu çeklerin davalı tarafa verildiğini ancak tarafların anlaşmadan vazgeçmeleri nedeniyle ortada bundan doğan sebepsiz zenginleşme olduğunu, BK 66 maddesine göre davanın zamanaşımına uğradığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; davanın kabulü ile bilirkişi incelemesi sonucunda alınan rapor doğrultusunda, davalı tarafından tahsil edilmiş 7 adet çek bedelinin denkleştirici adalet ilkesi gereğince belirlenen karşılığı olan 75.308,47 TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsili ile yargılama aşamasında dosyaya sunulan 8 adet çekin bedelsiz kaldığının tespiti cihetine gidilmiş, hüküm, süresinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Kural olarak, geçersiz sözleşmeye dayanılarak tarafların birbirlerine verdikleri şeyleri geri isteyebilmeleri sebepsiz zenginleşme (BK'nun 77 vd.maddeleri) hükümlerine göre mümkündür. Uyuşmazlığa (ve harici satıma) ilişkin olarak dayanılan sözleşme resmi biçimde yapılmadığından MK'nun 634.maddesi, TMK'nun 706.maddesi, BK.'nun 213.maddesi ve Tapulama Kanununun 26.maddesi uyarınca geçersizdir. O nedenle, geçerli sözleşmelerde olduğu gibi taraflara hak ve borç doğurmadığından taraflar geçersiz sözleşme uyarınca verdiklerini karşı taraftan isteyebilirler. Yine, hukuken geçersiz sözleşmeler sebepsiz zenginleşme kuralları uyarınca tasfiye edilirken, denkleştirici adalet kuralı gözardı edilmemelidir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, HUMK.’nun 74 madde ( 6100 sayılı HMK'nun madde 26 ) gereğince, hakim tarafların talep sonuçları ile bağlı olup, ondan fazlasına ya da başka bir şeye karar veremez. Anılan madde hükmü gereğince, taleple bağlılık ilkesi göz önüne alındığında, davacı tarafından yapılmış geçerli bir ıslah olmamasına rağmen talebi aşan şekilde bilirkişi tarafından belirlenen bedelin iadesine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 27.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.