Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 3079 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 1485 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİDava dilekçesinde 21.560.64 TL ecrimisilin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili ve davalı tarafından temyiz edilmiş, davalı tarafından duruşma talebi olsada, HUMK'nun 438.maddesindeki koşullar oluşmadığından duruşma talebinin reddine karar verildi. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının 1/8 payı bulunan taşınmazın davalı tarafından işgal edilmesi nedeniyle 01.05.2005-14.09.2012 arası 6.500 TL (ıslah ile 21.560 TL) ecrimisilin kademeli faizi ile tahsilini talep etmiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile 13.288 TL ecrimisilin davalıdan tahsiline karar verilmiş, ancak gerekçeli kararda her dönem sonu ayrı ayrı kademeli faizi ile tahsiline ilişkin hüküm kurulmasına rağmen, kısa kararda faiz ile ilgili karar verilmediği anlaşılmaktadır. Hükmü taraf vekilleri temyiz etmiştir. Bu durumda kısa karar ile gerekçeli kararın hüküm fıkraları arasında çelişki bulunmaktadır.10.4.1992 gün ve 1991/7 Esas 1992/4 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca kısa karar ile gerekçeli kararın çelişik bulunması hali bozma nedeni oluşturmaktadır.Anılan içtihadı birleştirme kararı gereğince, kısa kararla bağlı olmaksızın ve dosya münderecatına göre mahkemece bu hususlar gözönünde tutularak vicdani kanaate göre karar verilmelidir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup bu nedenlerle yerinde olan temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HUMK. nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer yönlerin incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 26.02.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.