Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3059 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 1514 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen suya vaki müdahalenin men'i davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı dilekçesinde; kendi imkanlarıyla çıkartıp, 40-50 yaşlarındaki 1000’e yakın meyve ağacı bulunan ve yonca ekili taşınmazını suladığı dava konusu suyun; davalı köy muhtarlığı tarafından keyfi olarak boruya alınarak götürüldüğünü iddia ederek; suya vaki müdahalenin men'ini istemiştir.Davalı savunmasında; köyün 3 litre su hakkının bulunduğunu, fazlasının davacı tarafından kullanılabileceğini ifade etmiştir.Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, 2.75 litre suyun, 1.32 litresinin davacıya verilmesine karar verilmiş, hükmün temyizi üzerine; Dairemizin, 27.11.2007 gün ve 2007/15963-17994 sayılı ilamı ile; “Dava konusu su, genel sulardandır. Genel sulardan herkes; kadim ve öncelik hakkı olanların hakkına tecavüz etmeden ihtiyacı oranında yararlanır.Bu gibi durumlarda suyun zaman içinde azalıp çoğalabileceği ve herkesin yararlanması lüzumu gözetilerek, suyun bir kısmının taraflardan birine tahsisi yerine bir rejim kurulması icabeder. Belirtilen bu ilkeler ışığında tarafların kadim kullanım hakkı yahut öncelikle kullanma hakkı net olarak saptanarak, kadim veya öncelikli yararlanma hakkı olanların ihtiyacı tespit edilip, ihtiyaç fazlası su varsa kadim kullanım hakkı olmayan tarafın da yararlanacağı bir su düzeni kurularak karar verilmesi gerekirken, suyun 1.32 litresinin davacıya verilmesi şeklinde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.” gerekçesiyle bozulmuştur. Mahkemece bozmaya uyulmuş dava konusu suda, kendilerinin de hak sahibi olduğunu iddia ederek ..., ... ve ... da davaya asli müdahil olarak katılmıştır. Yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne, davalı köy tüzel kişiliğinin suya müdahalesinin men'ine, suyun haftanın bir günü 24 saat süre ile davacı ... tarafından kullanılması, haftanın bir günü 24 saat süre ile müdahil ... tarafından kullanılması, haftanın bir günü 24 saat süre ile müdahil ... tarafından kullanılması, haftanın iki günü 48 saat süre ile müdahil ... tarafından kullanılması, haftanın bir günü 24 saat süre ile doğaya bırakılması, şeklinde su rejimi kurulmasına karar verilmiş, hüküm davalı ve vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara, bozmaya uygun karar verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair itirazları yerinde değildir.Ancak, mahkemece; su rejimi oluşturulurken haftanın bir günü boşta bırakılmıştır. Boşta kalan bu bir gün bakımından da suyun; haftanın bir günü 24 saat süre ile davalı köy muhtarlığının içme suyu deposuna akıtılması hususunda bir karar verilmesinin; tarafların ihtiyaçlarının karşılanması ve uyuşmazlığın çözümü bakımından adil ve hakkaniyete daha uygun olacağının düşünülmemiş olması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 26.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.