MAHKEMESİ : ADIYAMAN 2.ASLİYE HUKUK (TÜKETİCİ) MAHKEMESİTARİHİ : 18/06/2013NUMARASI : 2013/233-2013/715Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili dilekçesinde; tarımsal sulama aboneliği nedeniyle davalıya çıkartılan faturaların ödenmemesi üzerine davalı aleyhine Adıyaman 1.İcra Müdürlüğünün 2012/2057 E.sayılı dosyasıyla ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının takibe haksız itiraz ettiğini ileri sürerek, davalının haksız yetki ve borca itirazlarının iptali ile takibin devamına ve %20'den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı dilekçesinde; davaya konu icra takibinde belirtilen alacağın 2012 yılı Mayıs ayında Ziraat bankası hesabından tahsil edildiğini, davada bahsi geçen miktarın hesabından alınmış olduğunu, icra dosyasının kapanmış olduğunu ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.Mahkemece; davanın kabulü ile itirazın iptaline ve takibin devamına, dava konusu alacağın %20'si olan 11.523,28 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1.maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2.maddesinde "Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar." hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3.maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları, hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi ifade eder, şeklinde tanımlanmıştır.Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir.Somut olayda; davalı tarımsal sulama abonesi olup, 4077 sayılı yasa kapsamında tüketici sıfatını taşımamaktadır. Bu duruma göre uyuşmazlığın çözümü Tüketici Mahkemelerinin görevi içerisinde değildir.Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilir. Görev konusunda kazanılmış hak da sözkonusu olmaz. Bu durumda davaya bakmaya Genel Mahkemeler görevlidir. Hal böyle olunca, mahkemece, davaya Tüketici Mahkemesi sıfatıyla bakılarak hüküm tesis edilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.Bozma nedenine göre, davalı tarafın temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 25.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.