Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2950 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 17925 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : ANKARA 16.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 04/12/2012NUMARASI : 2010/344-2012/505 Taraflar arasında görülen tazminat davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı Çamlıbel Elekt.Dağ.A.Ş. vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dilekçesi ile; müvekkilinin evinin önünde bulunan elektrik trafosunda akrabasının baygın bir vaziyette sallandığını gördüğünü, yardım etmek için trafoya tırmandığını, ancak ucu açık bırakılmış telin davacıya değmesi sonucu davacının çarpıldığını, vücudunda ağır yanıklar meydana geldiğini, işgücü kaybının bulunduğunu, bakıma muhtaç olması nedeniyle bakıcı tutmak zorunda olduğunu iddia ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalması kaydı ile 5.000,00 TL geçici ve sürekli iş göremezlik, 5.000,00 TL bakıcı parası olmak üzere toplam 10.000,00 TL maddi tazminat ile birleşen davada ise 100.000,00 TL manevi tazminatın tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalılardan TEDAŞ vekili cevap dilekçesi ile; özelleştirme kapsamına alınan TEDAŞ'ın olayın meydana geldiği Sivas'ı da kapsayan bölgenin elektrik dağıtım hattının davalıya devredildiğini, davalı TEDAŞ'ın husumet ehliyetinin olmadığını, davacının esas yönden de haksız olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir. Davalılardan ÇEDAŞ vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'ini ileri sürmüş, ayrıca davacının olayda dikkatsiz davranarak %100 kusurlu olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece; asıl davada, davalı TEDAŞ hakkındaki davanın husumet yönünden reddine ile 82.603,12 TL maddi tazminatın olay tarihi 19.07.2008 den itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı Çamlıbel Elektrik Dağıtım A.Ş.'den alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı ÇEDAŞ vekili ile davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin tüm davacılar vekilinin ise sair temyiz itirazları yerinde değildir. 6100 sayılı HMK'nın 297.maddesine göre; ''Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, süphe ve tereddüt uyandırmayacak sekilde gösterilmesi gereklidir.'' Anılan madde uyarınca mahkemece, hüküm fıkrasında asıl taleplerin hepsi hakkında karar vermesi gerekir. Buna rağmen mahkemenin asıl taleplerden biri hakkında (unutma nedeniyle) olumlu veya olumsuz hiçbir karar vermemiş olması mümkündür. Bu halde hakkında karar verilmemiş olan talep, zımnen reddedilmiş sayılamaz. Çünkü bu talep hakkında olumlu veya olumsuz bir mahkeme kararı yoktur. Mahkemece birleşen davadaki manevi tazminat talebi konusunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerekirken bu konuda herhangi bir hüküm kurulmaması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 26.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.