Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 285 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 15494 - Esas Yıl 2015
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİTaraflar arasındaki nafaka davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı dava dilekçesinde; yoksulluk nafakasının 400 TL'den 900 TL'ye artırılmasını talep etmiştir.Davalı cevabında; miktarın fazla olduğunu beyan etmiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile aylık 400 TL yoksulluk nafakasının 650 TL'ye artırılmasına karar verilmiş, hükmü davalı temyiz etmiştir.Taraflar arasında görülen boşanma davası sonucunda davacı kadın lehine hükmün kesinleşme tarihinden (04.06.2013) itibaren 400 TL yoksulluk nafakasına karar verilmiş, bu dava ise 16.06.2014 tarihinde açılmıştır.Davada, TMK.nun 176.maddesi gereğince; yoksulluk nafakasının artırılması talep edilmektedir.TMK.nun 176/4.maddesinde; “Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir.” hükmü getirilmiştir.Davacı kadın ev hanımı olup, babası ile birlikte yaşamaktadır. Davalı ise, emekli olup, çiftçilik yapmakta, aylık 3.500 TL geliri bulunmaktadır. Tarafların sosyal ve ekonomik durumlarının boşanma dosyasında tespit edilen durumdan farklı olmadığı anlaşıldığına göre, nafakanın niteliği ve önceki nafaka tarihi itibariyle aradan geçen bir yıllık süre dikkate alındığında hükmedilen nafaka miktarı fazladır.Bu durumda mahkemece yapılacak iş; tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre ve önceki nafaka tarihi itibariyle nafakanın niteliği gereğ.. artış oranlarına göre artış yapılarak, TMK.nun 4.maddesi gereğince hakkaniyete uygun nafaka miktarına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde fazla nafakaya hükmedilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 19.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.