MAHKEMESİ : YÜKSEKOVA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 03/04/2013NUMARASI : 2011/135-2013/120 Taraflar arasında görülen tazminat davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davada, elektrik çarpması nedeniyle yaralanmadan dolayı uğranılan maddi ve manevi zararın tazmini istenilmiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 10.246,76 TL maddi ve 4.500 TL manevi tazminatın olay tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline dair verilen hüküm, davalı vekilinin temyiz istemi üzerine Yargıtay 4.Hukuk Dairesince "...1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Diğer temyiz itirazlarına gelince; a) Davacı, elektrik çarpması nedeniyle uğradığı sürekli iş göremezlik zararının da ödetilmesini istemiştir. Davacının iş göremezlik raporu Yüzüncü Yıl Üniversitesi Hastanesi'nden alınmışsa da bu rapor yöntemine uygun değildir. 2659 sayılı Adli Tıp Kurumu Yasası’nın 16/II-c maddesi gereğince, meslekte kazanma gücü kaybı konusunda bilimsel ve teknik görüşlerini bildirmekle görevli Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu’ndan alınacak SSK Sağlık İşlemleri Tüzüğü’ne uygun raporla davacının iş göremezlik oranı belirlendikten sonra varılacak sonuca göre zarar kapsamının belirlenmesi gerekir. Yerel mahkemece açıklanan yönler gözetilmeyerek yerinde olmayan gerekçeyle yazılı biçimde karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. b)Dava, haksız eylem nedeniyle uğranılan zararın ödetilmesi istemine ilişkin olup, haksız eyleme katkısı olanlar oluşan zarardan dayanışmalı (müteselsil) olarak sorumludur. Ne var ki, davacı dava dilekçesinde dayanışmalı sorumluluğa dayanmadığından, davalının belirlenen % 75 orandaki kusurundan sorumlu tutulması gerekir." gerekçesiyle bozulmuştur. Bozma ilamına uyan mahkemece, davacının uğradığı meslekte kazanma gücü kaybı oranı hususunda Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesinden, iş göremezlik zararı hususunda ise aktüerya bilirkişisinden rapor aldırılmış ve davanın kısmen kabulü ile 22.958,88 TL maddi ve 4.500 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı tarafın sair temyiz itirazları yerinde değildir. Somut olayda, mahkemece davacı taraf lehine verilen karar, davalı tarafın temyizi üzerine Yargıtay 4.Hukuk Dairesinin yukarıda gerekçesi açıklanan kararı ile bozulmuş ve mahkemece verilen bozma kararına uyulmuştur. İlk kararı davacı taraf temyiz etmediğine göre, mahkemece; temyiz eden davalı tarafın, önceki (bozulan) karara oranla aleyhine bir hüküm verilemeyeceği gözetilmeksizin, 22.958,88 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmek suretiyle aleyhe hüküm verme yasağı ilkesinin ihlal edilmesi, usul ve yasaya aykırıdır. Buna göre mahkemece yapılacak iş; davacının uğradığı işgöremezlik zararının karşılığı olarak 10.246,76 TL tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesi olmalıdır. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK. nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden tarafa iadesine, 24.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.