Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2565 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 9625 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : İSTANBUL 42.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 20/05/2013NUMARASI : 2012/3-2013/138Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda yerel mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili dilekçesinde, elektrik abonesi olan davalının abonelik borcunun tahsili için başlatılan takibe haksız olarak itiraz ettiğini iddia ederek; itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini, %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı, davaya cevap vermemiştir.Mahkemece; benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. HMK.nun 281.maddesinde, tarafların, bilirkişi raporunda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilecekleri; mahkeme, bilirkişi raporundaki eksiklik yahut belirsizliğin tamamlanması veya açıklığa kavuşturulmasını sağlamak için, bilirkişiden ek rapor alabileceği; ayrıca, gerçeğin ortaya çıkması için gerekli görürse, yeni görevlendireceği bilirkişi aracılığıyla, tekrar inceleme de yaptırabileceği açıklanmıştır.Somut olaya gelince; davacı kurum tarafından, 2007/12 dönem manuel dönem tahakkuku, 2009/03.dönem endeks esaslı ek tahakkuk, 2010/07.dönem endeks esaslı olmayan ek tahakkuk ve 2010/07.dönem endeks esaslı ek tahakkuk bedelinden oluşan elektrik tüketim bedellerinin tahsili amacıyla davalı aleyhine takip başlatılmıştır. Mahkemece bilgisine başvurulan bilirkişi tarafından düzenlenen raporda; takibe konu elektrik bedelleri, dönem ve türleri dikkate alınarak denetime elverişli bir şekilde ayrıca hesaplanmadan, davacı kurum tahakkukları esas alınarak, sadece gecikme zammı hesabı yapılmakla yetinilmiş; mahkemece, bu rapor doğrultusunda karar verilmiştir. Davalının sorumlu tutulabileceği bedellerin, dava konusu olan tahakkuk dönem ve türleri esas alınarak, her bir dönem için, Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği ve sözleşme hükümlerine göre ayrı ayrı hesaplama yapılması gerektiği kuşkusuzdur. Bilirkişi raporu yetersiz olup, denetime elverişli de değildir. Hal böyle olunca, mahkemece; öncelikle, dosyanın oluşturulacak üç kişilik uzman bilirkişi kuruluna verilerek, takibe konu elektrik bedeli, gecikme zammı ve KDV'den oluşan toplam bedelin Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği ve sözleşme hükümlerine göre, ayrıca ve denetime elverişli olacak şekilde hesaplanmasının sağlanması ve davacı kurumun talep edebileceği alacağın belirlenmesi gerekirken; yetersiz bilirkişi raporu benimsenerek eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 19.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.