Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2330 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 17619 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : SAMSUN 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 18/04/2013NUMARASI : 2011/20-2013/221 Taraflar arasında görülen kurum işleminin iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davada; 56.442,33.TL bedelli su faturasının ve 10129 nolu su aboneliğin iptaline karar verilmesi talep edilmiş, mahkemece; saatte arızanın bulunmadığı gözönüne alındığında fatura dönemi içerisinde faturada belirtilen miktarda suyun tüketildiğinin kabulü gerektiği, bu nedenle yapılan hesaplamanın mevzuata uygun olduğu, aboneliğinin sona erdirilmesi işleminin de idari bir işlem olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Bir hak üzerinde uyuşmazlığa düşmüş olan iki tarafın anlaşarak, bu uyuşmazlığın çözümlenmesini özel kişi veya kişilere bırakmalarına ve uyuşmazlığın bu özel kişi veya kişiler tarafından incelenip karara bağlanmasına tahkim denir. Kural olarak taraflar bir uyuşmazlığın çözümlenmesi için hakeme başvurmaya mecbur değildirler. Ancak, bazı hallerde bir uyuşmazlığın çözümlenmesi için hakeme başvurmak zorunludur ki; buna zorunlu tahkim denir. Tahkimin hangi hallerde zorunlu olduğu, özel bir kanun hükmü ile belirlenir. Mecburi tahkim hallerinden birinin düzenlendiği 3533 sayılı Kanunun 1. maddesi gereğince; genel, katma ve özel bütçelerle yönetilen daireler ve belediyelerle, sermayesinin tamamı devlete veya belediyelere yahut özel idarelere ait olan daire ve müesseseler arasında çıkan uyuşmazlıklardan adalet mahkemelerinin görevi içinde bulunanlar o kanunda yazılı tahkim usulüne göre çözümlenir. Bu bağlamda; eldeki davada taraflar, 3533 sayılı Kanunun 1. maddesinde gösterilen kuruluşlardan olup, uyuşmazlığın "Hakem" sıfatı ile çözümlenmesi gerekmektedir. Hal böyle olunca mahkemece; uyuşmazlığın, tarafların sıfatı gözetilerek sözü edilen yasa hükmü uyarınca hakem sıfatı ile çözümlenmesi gerekirken; genel hükümlere göre incelenip sonuca bağlanması usul ve yasaya aykırı görülmüş, bu nedenle hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 17.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.