Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 233 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 13015 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ : POLATLI AİLE MAHKEMESİTARİHİ : 20/02/2014NUMARASI : 2013/376-2014/104Taraflar arasındaki yardım nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı dilekçesinde; işletmekte olduğu bakkal dükkanının iflas aşamasına geldiğini, evi için kira ödediğini, çevresine borçlandığını, bu nedenle doktor olan davalı kızının yardımına muhtaç hale geldiğini ileri sürerek; lehine aylık 1.000 TL yardım nafakası takdir edilmesini talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının, müvekkili dışında dört çocuğunun daha bulunduğunu, ayrıca müvekkilinin davacı ile yıllardır görüşmediğini savunarak, davanın reddini dilemiştir.Mahkemece, esnaflık yaparak geçimini sağlayan davacının işini kaybettiği ve muhtaç duruma düştüğü gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, dava tarihinden itibaren aylık 175 TL nafakanın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Somut olayda, davalı 01.12.2011 tarihli cevap dilekçesinde tanıklarını bildirmiş, tanıkların dinlenmesi için 234 TL gider avansı yatırması yönünde verilen ara kararının gereğini de yasal süresi içinde yerine getirmiştir. Ne var ki, mahkemece; davalı tanıkları dinlenilmeden karar verilmiştir. Bundan ayrı, TMK. nun 365. maddesinin 1. fıkrası; “ Nafaka davası, mirasçılıktaki sıra göz önünde tutularak açılır.” hükmünü, 3. fıkrası; “Nafakanın, yükümlülerin bir veya bir kaçından istenmesi hakkaniyete aykırıysa hakim, onların nafaka yükümlülüğünü azaltabilir veya kaldırabilir.” hükmünü düzenlemektedir.Dosyada yer alan nüfus kaydı ve diğer belgelerden; davacının, davalı kızı dışında üçü yetişkin olmak üzere dört çocuğunun daha bulunduğu, ancak dava dışı yetişkin çocukların sosyal ve ekonomik durumlarının araştırılmadığı anlaşılmaktadır.O halde, mahkemece; davalı tanıklarının usulünce dinlenilmesi, ayrıca davacının, davalı dışındaki diğer yetişkin çocuklarının sosyal ve ekonomik durumlarının araştırılması ve elde edilecek delillerin, toplanan diğer delillerle birlikte değerlendirilmesi suretiyle ulaşılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 12.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.