MAHKEMESİ : KAHTA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 13/03/2013NUMARASI : 2012/415-2013/338 Taraflar arasında görülen kaçak elektrik kullanımı ve menfi tespit davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkilinin tarımsal sulama amacıyla, davalı kurumun 318 nolu elektrik abonesi olduğunu, kendisine ait taşınmazın 300-400 dönümlük alanında pamuk yetiştirdiğini, kaçak elektrik kullanıldığı iddiasıyla müvekkili aleyhine 42.000,00-TL kaçak tahakkuku yapıldığını, müvekkilinin kaçak elektrik kullanmadığını, davalı kuruma hiçbir borcunun olmadığını belirterek, kesilen elektriğin açılmasını ve müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Ayrıca duruşmadaki beyanında; müvekkilinden tahsil edilen kayıp-kaçak bedelinden dolayı kurumun sebepsiz zenginleştiğini, bu bedelden müvekkilinin sorumlu olmadığını belirtmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; kayıp-kaçak enerji bedelinin 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanununa dayanılarak abonelere tahakkuk ettirildiğini, ayrıca davacının 2008 yılından itibaren faturalarını ödemediğini müvekkil şirkete toplam 203.899 TL elektrik borcunun olduğunu; davacının en son idarelerince tutulan kaçak elektrik tutanağına istinaden 45.807 TL borcunun olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini dilemiştir. Mahkemece; davacının davalı tarafından gönderilen usulsüz elektrik kullanımına ilişkin faturayı ödediğine ilişkin belge ve delil sunamadığı gibi ticari işletmesi ile ilgili olan fatura içeriğine süresi içerisinde itiraz da etmediği, davacının davalı kurumun sebepsiz zenginleştiğine ilişkin beyanlarının da yerinde olmadığı, faturalara yansıtılan kayıp kaçak bedellerine ilişkin somut delil sunulmadığı, yine davacıya fatura edilen usulsüz elektrik kullanımının davalı kurum tarafından başka abonelerden tahsil edildiğine ilişkin somut delil ibraz edilmediği, dolayısıyla davacının sebepsiz zenginleşme iddiasını da ispatlayamadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık, davalı kurum tarafından kayıp kaçak bedeli olarak tahakkuk ettirilen fatura ile kaçak elektrik kullanımı nedeniyle tahakkuk ettirilen faturalardan dolayı davacının borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Dosyadaki bilgi ve belgelerin tetkikinden; davacının tarımsal sulama abonesi olduğu, davacının sayacın endeks kaydetmesini engellemek suretiyle kaçak elektrik kullandığına dair 16/08/2011 tarihli kaçak tespit tutanağın tanzim olunduğu; bu tutanağa istinaden davacı hakkında ceza davası açıldığı yapılan yargılama neticesinde, Kahta Asliye Ceza Mahkemesinin 01/06/2012 tarih ve 2012/8 E.-2012/405 K. sayılı kararı ile "elektrik enerjisi hırsızlığı suçundan" 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırıldığı; ayrıca davalı kurum tarafından davacının kullanmış olduğu kaçak elektrik tutarı hesaplanarak davacıdan talep edildiği anlaşılmıştır. Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davacının, davalı tarafından gönderilen usulsüz elektrik kullanımına ilişkin faturayı ödediğine ilişkin belge ve delili sunamadığı, ticari işletmesi ile ilgili olan fatura içeriğine de süresi içerisinde itiraz etmediği belirtilmek suretiyle, (bilirkişi incelemesi yaptırılmaksızın) ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş ise de; Yukarıda açıklanan maddi olgular gözetilerek, öncelikle dosyanın elektrik konusunda uzman bilirkişi kuruluna tevdi edilmesi, bilirkişi kurulundan davalı kurumun davacı taraftan isteyebileceği kaçak elektrik bedelinin tutanak tarihinde yürürlükte bulunan Elektrik Tarifeleri Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği ve bu yönetmelik gereğince yayınlanan usul ve esaslarda açıklanan yönteme göre hesaplanması için rapor alınması, davacının sorumlu tutulabileceği kaçak elektrik bedelinin duraksamasız belirlenmesi, daha sonra toplanan ve toplanacak deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve soruşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 17.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.